Özgür Mumcu, Cengiz amcasına bir çaktı kiii!...

Sayın Çandar’ın mevzunun sıcağında işleyen kaleminden bir bölümü buraya aktarmayı en samimi bir vazife görmem

GAZETECİLER.COM

Oray Eğin taktı ya kafayı bir kere...
Ve...
Genç adam adı gibi "özgür" ya...
Hele bir de babası gibi "dik başlı"...
Eğriye eğri, doğruya doğru diyenlerden...
Eh yani...
Vur gitsin be Oray Eğin!..
Kim tutar seni!..
Hem de babanın malı gibi kulandığın köşenden vur...
Özgür Mumcu nasıl olsa köşesini babasının malı gibi kullanmıyor...
Verecek cevabı varsa, tweet atıyor...
Ve köşesini okur için değerlendiriyor sadece...
Bugünkü yazısında görüldüğü gibi ne baba dostu (hoş bugün yaşasaydı babası, Çandar'la selâlaşır mıydı bilinmez) dinliyor, ne ana dostu...
Açıkça söylemese bile Cengiz amcasına (Çandar) hem de aynı gazetede öyle bir "yandaşşşş!" çekiyor ki; öldük gülmekten...
Bakın nasıl...

İstersen hiç başlamasın

Memleketimizin NATO Lizbon Zirvesi’ndeki haklı zaferini kutlamaya devam ettiğimiz şu günlerde, NATO hakkında yazmanın büyük bir saadet olduğunu sanırım teslim edersiniz. Bir uluslararası toplantının zirvesinden memnun ayrılmanın bir zevki olduğu hususunda da ister istemez bir mutabakat olduğunu tahmin etmekteyim.
Ne iyi ki, milli şuurumuzun temsilcisi iktidarımızın temsilcileri Lizbon nam küffar diyarındaki beynelmilel NATO zirvesinden mağrur ve yaman bir karakucakçının ecdadına yakışır bir tavırla ayrılmasını bildi. Kündeye getirdiği rakibine acı çektirmemeyi şiar edinmiş yiğitlerin sakin ateşini Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanımız nezdinde görmemek müşküldü.
Bu güzel ikilideki haklı neşeyi gazetemizde okuma fırsatı bulamamışlar için Sayın Çandar’ın mevzunun sıcağında işleyen kaleminden bir bölümü buraya aktarmayı en samimi bir vazife görmem herhalde anlayışla karşılanacaktır:
Cumhurbaşkanı Gül, gece yarısı ‘21. yüzyıl NATO’su’nun kararlarının alındığı, eğilimlerin belirdiği zirve yemeğinden çıkıp, kaldığımız otele geldiği anda yüzünde güller açarak söylediği ilk söz, “Türkiye olmasa konu yok. NATO zirvesi 10 dakikada biter” oldu. İşin ilginç yanı, Cumhurbaşkanı Gül’den yarım saat sonra NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’ndan çıkıp otele gelen Dışişleri Bakanı Davutoğlu da yüzünde keyifli bir gülümsemeyle odaya girdiği anda, sanki önceden sözleşmişler gibi, “Biz olmasak konuşulacak konu olmayacaktı” sözleriyle Gül’ün yanına ilişti.
Bu kadar güzel bir memlekette yaşamanın şahaneliğini fark etmemek mümkün değil. Hem Cumhurbaşkanımızın yüzünde güller açıyor hem de Türkiye olmasa NATO’da konu yok. Biz yoksak mevzu 10 dakikada bitecek. Koca Lizbon ekonomisi sekteye uğrayacak. Neticede şehr-i Lizbon kendini buna hazırlamamış.

Özgür Mumcu'nun diğer yazılarını