Özgecan Aslan için medyadan timsah gözyaşları

Mersin'in Tarsus ilçesinde evine gitmek için bindiği minibüste üç kişi tarafından kaçırılan, tecavüze uğrayan, bıçaklanan ve öldürüldükten sonra yakılan 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Özgecan Aslan cinayeti ülke çapında infiale yol açtı.

Genç bir kızın vahşice öldürülmesi herkesi derinden etkiledi. Sosyal medyada milyonlarca mesaj paylaşırlıken, haber sunucuları duygusal anlar yaşadı, canlı yayında gözyaşı döktü... Siyasiler birbiri ardına tepkilerini dile getirdiler...

İnternet sitelerinde ve gazetelerin manşetlerinde ilk gündem maddesi Özgecan'ın hunharca katledilmesi olayının ayrıntıları...

Ancak medyamızın en temel sorunu olan inandırıcılık ve güvenilirlik Özgecan olayında da kendini göstermiyor mu?

Kaybolan komşusunun arama çalışmalarına katılan, sonra canlı yayında şüphelendiği kişileri anlatan, en sonunda polis sorgusunda çözülüp katil olduğu ortaya çıkan tiplere beniyor medyanın Özgecan Aslan olayında gösterdiği tepki.

Medyamızın tecavüz haberlerinden okur devşirmeye çalışması aslında hiç de yeni değil. Gazete sayfalarında tüm ayrıntıları ile erotik bir hikayeye yer verir gibi, tekrarlar ve erkek egemen bir bakışla aktarması yetmezmiş gibi, cinselliğin tık getirdiğin farkeden internet siteleri de tecavüz, taciz haberlerini galeri haline getirerek kullanmaya başladılar.

Dökülenin timsah gözyaşları olduğunun farkına varmak, medyanın yarın öbür gün Özgecan Aslan'ın unutulacağını, yerine başka gündem konuları bulacağını, taciz tecavüz haberlerinin aynı şekilde devam edeceğini unutmamak gerekiyor. 

Tabi bir de herşeyin suçlusu Nihat Doğan ya da onun gibi düşünenlermiş gibi davranılacağını unutmamak gerekiyor.

"Bu medyayla böyle olaylar daha çok yaşanır" demeyeceğiz elbette ama medya kendisine çeki düzen vermedikçe benzeri olaylara ağlarken daha çok görürüz medyamızı...