Özdil - Gürün Laik dayanışması ve köşe yazısından tiyatro!..

En az oruç tutulan, en az kişinin namaz kıldığı şehir; falan diye kökten laikçilerin yere göğe sığdıramadıkları bir kent ya...

ADNAN BERK OKAN

Sadece ABD'nin değil, dünyanın en büyük zenginlerinden biri olan Baba Rockefeller (John D.), FED kurulduğunda şöyle demişti:
"Bütün kanunları siz çıkarın para basma yetkisi bende olsun".
Bu söylem, para basma yetkisinin kanun çıkarma yetkisinden daha güçlü ve cazip olduğunu anlatıyordu...
"Soğuk Savaş" döneminin solcuları bu söylemi şöyle değiştirdiler:
"Bütün kanunları siz çıkarın; meydayı yönetme yetkisi bende olsun".
"Bütün kanunları siz çıkarın bütün şarkıların sözlerini ben yazayım".
"Bütün kanunları siz çıkarın bütün fillmler benim senaryolarımdan çekilsin".
"Bütün kanunları siz çıkarın bütün tiyatrolarda benim oyunlarım oynansın" falan..
Peki soğuk savaş bitince bu söylem de bitti mi?..
Hayır, bitmedi...
Halen böyle söyleyen çok...
Bunlardan biri Gencay Gürün...
28 Şubat sürecinden önce (1995 Genel Seçimlerinde) DYP Genel Başkanı ve Başbakan Prof. Tansu Çiller onu "A Takımı" kadrosuna yazdı...
Oturduğu yerde milletvekili seçildi Gürün Hanımefendi...
Ve...
28 Şubat Sürecinde, kendisini oturduğu yerde milletvekili seçtiren "DYP Genel Başkanı Prof. Dr. Tansu Çiller'e ilk kazığı atanlardan" biri olarak tebarüz etti...
Kendisinin de parlamenter olduğu bir dönemde Türkiye'de "Şeriat Devleti" kurulacağına inandı....
"Laik ve çağdaş büyük Türkiye" sloganıyla kendisini de o vitrine koyan ve oturduğu yerde milletvekili seçtiren,DYP Genel Başkanı Prof. Dr. Tansu Çiller ilk ve en ağır darbeyi işte o kafa ve kuşkuya sahip Gencay Gürün'den yedi...
Yine o Gencay Gürün o gün bugündür Türkiye'de laik sistemin yıkılıp yerine din devleti kurulacağı korkusuyla "bütün kanunları siz çıkarın bütün sahnelerde benim koyduğum kökten laikçi oyunlar oynansın" türküsünü çağıranlardan...
Sahne için yazılmış binlerce eser varken gidip daha önce Hürriyet'te yayımlanarak telif ücreti alınmış köşe yazılarının "yahu okumayan kökten laikçiler de okusun, bu arada biz de malı götürelim" denilerek kitaplaştırılmış hallerinden bir "sahne oyunu" çıkardı...
Ve o sahne oyunu dün gece ilk kez seyircisiyle buluştu...
Nerede?..
İzmir'de...
Neden izmir?..
Efendim sözüm ona "Türkiye'nin en laik şehri ya"...
En az camii izmir'de..
En az oruç tutulan, en az kişinin namaz kıldığı şehir; falan diye kökten laikçilerin yere göğe sığdıramadıkları bir kent ya...
Onun için oyun ilk defa "İslâmı bol" İstanbul'da değil, "İslâmı kıt" İzmir'de sahnelendi...
Ey büyük Allah'ım!..
Sen nelere kaadirsin!..
Kullarına köşe yazısından tiyatro oyunu bile yaptırıyorsun; dilediğinde...
Neyse...
Bu kadar "eleştiri" yeter...
Yılmaz Özdil ve Gencay Gürün bol kazançlar dilerim...

adnanberkokan@gmail.com