Öteki mahallenin polemiğini köşesine taşıdı
Özkök, köşesinde Öteki Mahallenin en çok dikkat çeken dergisi "Ala"ya ve o dergi için yürütülen polemiğe yer verdi...
Herald Tribune gazetesindeki yazıda "Ala" isimli muhafazakar moda dergisinin anlatıldığını; 30 bin aboneye ulaşan derginin müslüman kadınların 5 objesine değindiğini yazan Özkök bakın o yazıdaki polemiğe nasıl değindi:
İSLAMİ BURJUVAZİ VE SUŞİ
Yazının başlığı "Türbanlı ve güzel"...
New York Times'ın İstanbul muhabiri, son günlerde adından çok söz
ettiren "Ala" adlı moda dergisini anlatıyor.
"Ala", muhafazakâr kadınların "Elle", "Vogue" veya "Marie Claire"
dergisi.
Daha çok başörtüsü takan yeni "muhafazakâr burjuvaziyi" hedefliyor.
Yazarın iddiasına göre, abone sayısı 30 bine ulaşmış.
Piyasayı iyi bilen biri olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Bu rakam doğru değil, olsa olsa büyük bölümü bedava aboneliklerdir.
Derginin iki kurucusundan biri olan 31 yaşındaki İbrahim Birer
şöyle diyor:
"Mevcut moda dergileri, seksi, ince ve suşi yiyen kadın imajı
üzerine çalıştı. Ama bütün kadınlar böyle değil."
(...)
MUHAFAZAKÂR KADININ 5 OBJESİ
"İslami Türk burjuvazisinin(*) yeni tarzının ana
unsurları nelerdir?"
Derginin son sayılarından birine konuşan 24 yaşındaki bir ev kadını
vazgeçemeyeceği 5 şeyi şöyle sıralamış:
"Kırmızı başörtüsü, beyaz ipek gömlek, siyah pantolon,
pumps ve Chanel Allure parfüm."
Ama parfüm öyle herhangi bir parfüm değil.
Alkolsüz olacak.
Aynı makalede Pakistan doğumlu iki kardeşin ürettiği alkolsüz bir
parfümden söz ediliyor. Adı "Raviseine". Paris'ten
geçen Seine Nehri'nden esinlenmişler.
"İçinde domuz türevli maddeler yok" demeyi de
ihmal etmiyorlar. Tabii muhafazakâr kesimde herkes aynı fikirde
değil.
ALİ BULAÇ'TAN İTİRAZ
... muhafazakâr kesimde herkes aynı görüşte değil..
Bu kesimin dikkatle izlenen yazarlarından Ali Bulaç, "Ala
dergisi insanların alamayacağı bu ürünleri överek, canavar bir
kapitalizmi pazarlıyor" diyor.
"Ala" dergisinin kurucusunun cevabı ise şu:
"İyi yaşamayı istemek, iyi Müslüman olmakla çelişen bir şey
değildir."