Oray Eğin, Serdar Turgut'a çaktı
'Hanut' tabir edilen bu gezilerde, muhabirler ve köşe yazarları şirketler tarafından 'tam pansiyon' ağırlanıyor.
GAZETECİLER.cOM -
Akşam gazetesi yazarı Oray Eğin,
köşesinde Ciner Grubunun aldığı kararı köşesine
taşıdı. Hanut'a karşı medyanın örgütlenmesi gerektiğini ileri süren
Eğin yazısının sonunda isim vermeden eski genel yayın yönetmeni
Serdar Turgut'a çok sert bir şekilde yüklendi.
"Hanuta son" başlıklı yazısında Eğin, "Ciner Grubu, önceki gün aldığı kararla gazetecilerin 'haber dışı' şirket gezilerine katılmalarına kısıtlama getirdi." dedi ve şöyle devam etti:
'Hanut' tabir edilen bu gezilerde, muhabirler ve köşe yazarları şirketler tarafından 'tam pansiyon' ağırlanıyor. Uçak biletleri, gezi masrafları, otel faturaları ödeniyor, karınları doyuruluyor. Hatta bazılarına yıkama, kese, masaj hizmetleri bile veriliyor ve bu masrafları da şirketler ödüyor.
Karşılığında da şirketlerin tek bir beklentisi var: Ağırladıkları her kimse gezi dönüşü uzun uzun yıkama yağlama yazısı yazmaları, firmayı yere göğe sığdıramamaları.
KÖŞE YAZARI TAVLAMACA
Bu sayede firmalar da 'reklamı' ucuza getirmiş oluyorlar. Medyaya ilan verip sponsor olacaklarına işin kolayını bulmuşlar. Köşe yazarı tavlamaca diyoruz buna... Yok öyle yağma... Kendini tanıtmak isteyen şirket bastırır parayı, reklam servisleri üzerinden çözer bu işi.
HANUTLA MÜCEDELE EDİYORUM, EDECEĞİM
Epey bir zamandır, bu köşeden hanutla mücadele ediyorum, hanut gazetecileri deşifre ediyorum. Etmeye de devam edeceğim.
Habertürk'teki uygulamanın bütün medyaya yayılması, bu konuda özellikle reklam gelirleri düşerken 'birlik' olunmasını diliyorum.
"Hanuta son" başlıklı yazısında Eğin, "Ciner Grubu, önceki gün aldığı kararla gazetecilerin 'haber dışı' şirket gezilerine katılmalarına kısıtlama getirdi." dedi ve şöyle devam etti:
'Hanut' tabir edilen bu gezilerde, muhabirler ve köşe yazarları şirketler tarafından 'tam pansiyon' ağırlanıyor. Uçak biletleri, gezi masrafları, otel faturaları ödeniyor, karınları doyuruluyor. Hatta bazılarına yıkama, kese, masaj hizmetleri bile veriliyor ve bu masrafları da şirketler ödüyor.
Karşılığında da şirketlerin tek bir beklentisi var: Ağırladıkları her kimse gezi dönüşü uzun uzun yıkama yağlama yazısı yazmaları, firmayı yere göğe sığdıramamaları.
KÖŞE YAZARI TAVLAMACA
Bu sayede firmalar da 'reklamı' ucuza getirmiş oluyorlar. Medyaya ilan verip sponsor olacaklarına işin kolayını bulmuşlar. Köşe yazarı tavlamaca diyoruz buna... Yok öyle yağma... Kendini tanıtmak isteyen şirket bastırır parayı, reklam servisleri üzerinden çözer bu işi.
HANUTLA MÜCEDELE EDİYORUM, EDECEĞİM
Epey bir zamandır, bu köşeden hanutla mücadele ediyorum, hanut gazetecileri deşifre ediyorum. Etmeye de devam edeceğim.
Habertürk'teki uygulamanın bütün medyaya yayılması, bu konuda özellikle reklam gelirleri düşerken 'birlik' olunmasını diliyorum.
İSİM VERMEDEN SERDAR
TURGUT'A ÇAKTI
Eğin, ardından Serdar Turgut'a isim vermeden sert bir eleştiri
getirdi. Turgut'un bir süre önce Gülen ile görüşmek için ABD'ye
gitmesini hatırlattı ve şöyle yazdı:
"Bu arada, Ciner Grubu'nun kararında Cemaat'in 'hanut'
gezisine katılan köşe yazarlarının da bu karar kapsamında olup
olmadığı net değil. Bu konuda da kamuoyunu aydınlatırlarsa faydalı
olur."
Eğin'in yazısının tamamını okuyabilirsiniz.