Ömer Üründül kazandı çünkü...
Sosyal afete dönüşen sosyal medya, final maçında Üründül olmadığı için Karaman’ı hedef aldı…
Kim demişti hatırlamıyoruz…
“Kötü olmaktan veya kötü tanınmaktan korkmuyorum… Ya
benden daha kötüsü ortaya çıkmazsa diye korkuyorum… Çünkü o zaman
en kötü olarak geçerim tarihe”…
Türkiye’de yorumculuk da
böyle…
Güzellik de böyle…
Çirkinlik de böyle…
Başarı da böyle…
“Daha ….” biri çıkmadıkça orada
kalıyorsunuz…
Meselâ...
Hikmet Karaman hep vardı…
Son yirmi gündür de hemen her gece futbol severler onun varlığından
daha bir haberdardılar…
Ömer Üründül de vardı…
Ama…
Futbolsever(!) kamuoyu henüz Üründül’ün yerine
ikame edecek “daha kötü” bir
“yorumcu” bulamadığı(!) için körün değnek
bellemesi gibi Üründül’ü bellemiş onunla
uğraşıyordu…
Sonra bir gece bir baktık ki Üründül yok, sadece
Karaman var…
Ve…
Sosyal afete dönüşen sosyal
medya, final maçında Üründül olmadığı
için Karaman’ı hedef aldı…
Ve...
Karaman’a saldırdı…
Öyle ki…
Dün geceye kadar “en kötü” futbol yorumcusu
Ömer üründül iken, yokluğunda “en kötü
futbol yorumcusu” sıfatının yeni sahibi Hikmet
Karaman oldu…
Haliyle Hikmet Karaman kaybederken "en
kötü" olma sıfatından arınan Ömer Üründül
kazandı...
Hem de…
Hiçbir şey yapmadığı halde…
Hikmet Karaman kaybettiği için
kazandı…