Okur temsilcisi gazetesine yüklendi: Ah bu şablonlar!
Bir sözcüğün yanlış kullanımın medyada yerleşmiş olması, yanlışı doğru haline getirmez...
İşte Bildirici'nin gazetesindekilere "cinayete cinayet, katile katil demek en doğrusu" diye tepki gösterdiği :
"Olur olmaz her cinayet haberinin başlığında "infaz" sözcüğüne rastlıyoruz. Hele bir de "kırmızı ışıkta infaz" başlığı var ki, Hürriyet sayfalarında da sık görüyoruz bu başlığı.
4 Kasım'da üçüncü sayfada "Şişli'de infaz"
başlığı kullanılmıştı; 25 Aralık'ta ise "İstanbul'da mafya
infazları" başlığıyla ilk sayfaya çıktı
"infaz" sözcüğü.
Ama "infaz", Türk Dil Kurumu sözlüğünde "yargıyı yerine
getirme", Dil Derneği sözlüğünde "yargılama sonucu
verilen cezayı uygulama" olarak açıklanıyor. Buradan
anlaşılacağı gibi infaz, hukuki eylemi ifade eden bir sözcük.
Dikkat edilirse, cezaevlerinin adı bile "Ceza ve İnfaz
Kurumu", eskiden "gardiyan" adı verilen
cezaevi personelinin adı da "İnfaz Memuru".
Güvenlik güçleri ya da resmi görevlilerin yargı kararına dayanmayan
"cinayetleri"ne "yargısız infaz"
denilmesinin nedeni, infazın hukuki bir terim olması; her
infazın yargı kararı gerektirmesi.
İnfaz sözcüğünün yanlış kullanımın medyada yerleşmiş olması, yanlışı doğru haline getirmez. Kısacası cinayetleri, hukuki süreci anlatan "infaz" ile tanımlamak yanlış. Üstelik bu sadece dil yanlışı da değil. Hukuki bir sözcükle tanımlamak o cinayetlere meşruiyet kazandırabilir. Şiddeti, vahşeti perdeler. Hem cinayete infaz deyince, infaz edene ne diyeceğiz? İnfaz memuru mu?
Lafı eğip bükmeden cinayete cinayet, katile katil demek en doğrusu...