Nuray Mert canlı yayında çileden çıktı!
NTV'de Basın Klübü'nde 'Sivil vesayet' tartışmasında Mustafa Karaalioğlu ve Nuray Mert savaşı çıktı!
GAZETECİLER.COM
NTV ekranlarında yayınlanan Basın Klübü dün akşam hayli hararetli bir tartışmaya sahne oldu. Ruşen Çakır'ın hazırlayıp sunduğu Basın Klübü her zamanki konukları olan Star gazetesi yazarı Mustafa Karaalioğlu, Hürriyet yazarları Sedat Ergin ve Nuray Mert son dönemin popüler tartışması olan 'sivil vesayet'i gündemlerine aldılar.
Karşınızda idraki bitmiş insanlar birbirleriye
kıyasıya kavga ediyorken eğer siz akıl sınırları içinde
düşünüyorsanız; beyninize şiddetli ağrılar saplandığını
hissedersiniz…
Dün gece bu arkadaşların “tartışma” adında
yaşattıkları savaş görüntüleri bende işte öyle bir beyin ağrısı
yarattı…
Türkiye ne sivil faşizme gidiyor; ne de sivil
Faşizme gittiğini iddia edenler askeri darbe
peşindeler…
Ama…
Türkiye giderek medya çöplüğüne
dönüşüyor…
A.B.O.
|
Tartışmanın fitilini yakan kalmelerden olan Nuray Mert programda adeta çileden çıktı. Karaalioğlu 'sivil vesayet' tartışmalarının bir yıpratma kampanyası olduğunu söyleyeince kendini kaybeden açtı ağzını yumdu gözünü.
NURAY MERT: TARTIŞMAYI BEN BAŞLATTIM VE BURADAYIM! TOPU TACA ATMAYIN!
Mustafa Karaalioğlu:
20 yıl önceki Hürriyet
gazetesinde Ertuğrul Özkök'ün yaptığı ve manşetten verilmiş bir
haber var. Özal ve hükümetini sivil vesayet kurmakla eleştiriyor.
Biz bunları biliyoruz. Bunun bir kampanya olduğunu
görüyoruz.
Sedat Ergin: Ne
yapacaktı yani Hürriyet? Baykal'dan alınmış bir demeç var ve o
şekilde alınmış, o şekilde verilmiş.
Nuray Mert: Burada
bana karşı bir nezaketsizlik var. Bu konu son 5 dakikaya sıkışacak
bir konu değildi. Bu tartışmayı bu noktaya getiren benim. Ben
yazdım. Bu tartışma benim yüzümden çıktı. 'Sivil faşzim'i ilk kim
dedi bilmiyorum. Benim önayak olduğum bir şeye 'kampanya' deniyorsa
benim söz hakkı olur. Ben zan altına alınmış olurum. Bu büyük bir
iddia. İki haftadır bu konuşuluyor. Ben Hürriyet başlığı altında
geçiştirilecek biri değilim. Ne Ertuğrul Özkök ne de şahı bana yazı
yazdıramaz. Bunu herkes bilir. Kimse aksini iddia edemez. Bu
tartışmayı ben bu hale getirsiysem bu komplo teorilerine muhatap
olurum demektir.
[photos]
Ruşen Çakır: Bence
süreklilik arz eden bir kampanya yok. Ama tartışmanın bastırılması
için bir kampanya var.
Mustafa Karaalioğlu:
Hep tekrarlanan kavramlar iddialar sence tesadüf
mü?
Ruşen Çakır: Herkes
kendi görüşünü söylüyor. 'Bu bir kampanyadır diyenler' var. Ben de
'hükümet eleştirisini bir kampanya olarak sunmak bir kampanyadır'
diyorum.
Mustafa Karaalioğlu:
Ya bir hükümet eleştirisi de yok ki. Velvele var... Aynı aktörlerin
aynı cümleleri var ortada. Bunun bir tesadüf olduğunu söylüyor ve
buna gazetecilik diyorsanız tamam.
Nuray Mert: Tartışmayı başlatan benim. Top taca atılmasın. Şimdi söyleyen benim bunu. Bu şu demektir. 'Sen Hürriyet'in ajanısın'. Ben de Özal'ı sevmem. O dönem bunu yazan da ben değilim. Ben bugün söylüyorum bunu. Ben birisinin itelemesiyle yazacak biri değilim. Bu itham çok hakkaniyetsizdir. Ne Hürriyet bunu bana yaptırabilir ne de başkası...
İŞTE O ANLAR
|
'SİVİL VESAYET' TARTIŞMASI BİR KAMPNAYA MI?
Sedat Ergin: Mustafa
sen 1989'da gazetecilik yapmıyorsun değil
mi?
Mustafa Karaalioğlu:
Yapmıyordum. Yok hayır başlamıştım.
Sedat Ergin: O
dönemein gazetelerine bakıldığında Özal'ın yetkilerini aşan
uygulamaları vardı ve tartışılıyordu.
Mustafa Karaalioğlu:
Ya o dönem tartışılan bir şey falan yoktu.
Ruşen Çakır: Aynı
Özkök'ün adı kısa süre sonra 'Özköşk'e çıktı. Sivil Faşizm lafını
ben hiç bir ciddi makalede görmedim. Demokrasiden nefret eden
otoriterlik yanlısı bazı kesimlerin gerçek demokratların
eleştirileri arasına kattığı bazı söylemler
oldu.
Mustafa Karaalioğlu:
Hükümet eleştirisini konuşmuyoruz burada. Bir hükümet eleştirisi
değil Türkiye'nin değişimini engelleme girişimleri var. Bir gürültü
var ortada.
Ruşen Çakır: Hükümeti
eleştiren kişileri hükümetin düşmanı olarak gösterme gayreti de
var. Hemen 'ordu yanlısı' gibi yaftalar
vuruluyor.
Sedat Ergin: Hükümete yapılan bazı eleştirileri boşa çıkarmak için böyle gidip milli kütüphaneden arşiv çalışması yapıp gazeteleri çıkartmak bana çok zorlama geliyor.
Ruşen Çakır:
Demokrasilerde faşizm tartışmaları olur bunlar
normaldir.
Mustafa Karaalioğlu: Kampanyalar olur mu ama?
Ruşen Çakır: O da olur. Önemli olan tartışmak. Bizim de burada bugün mutabakatımız bozuldu ama olsun. Tartışmak gerekiyor...