Nuray da; ‘Mert’ değil mi yani!...

“insan olmayı” temsil eden olağan duygulardan biri olan “vefa”nın ne kadar nadir rastlanan bir şey......

GAZETECİLER.COM
Gördünüz işte sonunda ne hale geldik?..
Vefa duygusunu yitirmeyenlerin alkışlandığı, vefalı olanların takdir gördüğü bir Türk medyası...
Oysa “vefa” asıl, “vefasızlık” tâlî olmak gerekmez mi?..
Bugünkü yazısına, “VEFA, İstanbul’da bir semt, şefkat, bardaki sarışın kadının adı” değilmiş sadece. Özellikle şefkat! Bu duyguyu hissettirdiğin için teşekkürler Sibel Eraslan” diyerek başlayan Nuray Mert, sadece tek gün sahip olduğu "Hürriyet’te yazmak” ayrıcalığını, kendisine vefa gösteren yazarlara ayırmışsa, “insan olmayı” temsil eden olağan duygulardan biri olan “vefa”nın ne kadar nadir rastlanan bir şey olduğunu daha iyi anlıyoruz…
Bakın Nuray Mert bu “özlenen” duyguyu nasıl anlatıyor…
 
Geçmişte söylediklerimi, yaptıklarımı kimseye yaranmak için yapmadım, öyle olsaydı, o görüş iktidara geldiğinde muteber biri olurdum, hem de çok muteber!
 
BEN YOKUM
 
Ben onları doğru olduğunu düşündüğüm için söyledim, kim ne derse desin söylemeden, dayanışma göstermeden yaşayamazdım. Şimdi de aynı şeyi yapıyorum. Görüşlerimi beğenen olur, beğenmeyen olur. Ama sadece mevcut durumu kendileri gibi değerlendirmediğim için, beni izah edilemez komplo hikâyelerinin baş aktörü ilan edenler neyin peşinde anlayamıyorum.
 
Geçmişte, söylediğim şeyleri söylemek onca zorken bundan kaçınmayan birinin, şimdi bunun rantını yemek dururken, tersine şeyler söylemesi nasıl bunca iftiraya, karalamaya konu olur?
 
Bu nasıl mantık, bu nasıl insaftır?
 
Herkes Türkiye’de olan biteni aynı gözlükle görmek zorunda mı? Veya, mevzu gerçekten, Türkiye’de olanları o veya bu şekilde görmek mi? Öyle olsaydı, söylediklerim eleştirilir, geçilirdi. Bunca öfke, yakıştırma, karalama niye?
 
Türkiye’nin “borçlarını çevirebilmesi için” Irak’ı yerle bir eden bir kanlı işgale ev sahipliği yapması gerektiğini ileri süren Cemal Ağabey’in baş demokrat, eski 28 Şubatçıların baş gazeteci, 11 Eylül’den Türkiye’deki İslamcıları sorumlu tutanların baş değişimci, Susurlukçuların yoldaşlarının baş açılımcı olduğu bu oyunda ben yokum!
 
Ayrıca, bıraksınlar artık çoluğu çocuğu üzerime salmayı, ben doğru bildiğim yolda bu tür provokasyonlara gelmem. Allah’a şükür, sicilim temiz, bu çirkefliğe bulaşmaya hiç niyetim yok.
 
Yazısının devamında bazen “isim” vererek, kimi zaman da, “ima” ederek “vefa” duygusunu unutmuş olanlara dokunduran