Nesrin Yılmaz
İnternethaber'de "Levent Kırca'nın iğrenç üslubu!" başlığı altında yayımlanan makalesindeki.....
Bugünün "kazananı" içimizden biri.
Kim mi?..
Nesrin Yılmaz...
Neden mi?..
İnternethaber'de "Levent Kırca'nın iğrenç üslubu!" başlığı altında yayımlanan makalesindeki "muhteşem" zekâsı ve farklı bakış açısı için...
Amman ha!..
Lütfen "Levent Kırca özür diledi ya" demeyin zira bu kaçıncı özür?..
Efendim;
Bizler de özür dilemenin erdem olduğunu kabul edenlerdeniz...
Zaten o görüşte olduğmuz için hatasından dolayı kaybetirdiğimiz biri sonradan özür dilediğinde "kazandı" diyoruz...
Levent Kırca daha önce de son yaptıklarına benzer "ayıplar" yapmış, kalpler kırmış ama sonradan özür dileyince biz de o özürünü ciddiye alıp "kazandı" demişiz...
Bu defa yine özür diledi ancak bizim için artık o müzmin bir kaybedendir...
Çünkü Kırca, özürün üçüncü ve olmazsa olmaz ayağı, "hatamı düzeltmeme izin verir misiniz?" deyip o izni aldıktan sonra hatasını düzeltme yoluna gitmemiştir.
Ortada "kuru" ve "anlamsız" bir "özür" vardır sadece...
Ve asıl özür dilemesi gereken kadınlardan samimiyetle dilenmiş bir özür yoktur halâ...
Nesrin Yılmaz'ın söylediklerinin "yanlış" olduğunu gösterecek bir "özür" yoktur yani...
Ne diyor Nesrin Yılmaz?..
Bakın:
O halen "kadın" dediğinde aklına "düzülecek canlı mahluk" gelen bir maganda...
Nesrin Yılmaz'a kazandıran yazısında işaret edilen ayıpları ve noksanlıkları düzeltmediği sürece de bir "maganda" olarak kalacaktır...
Eline sağlık sevgili Nesrin Yılmaz: Kazandın...
Kim mi?..
Nesrin Yılmaz...
Neden mi?..
İnternethaber'de "Levent Kırca'nın iğrenç üslubu!" başlığı altında yayımlanan makalesindeki "muhteşem" zekâsı ve farklı bakış açısı için...
Amman ha!..
Lütfen "Levent Kırca özür diledi ya" demeyin zira bu kaçıncı özür?..
Efendim;
Bizler de özür dilemenin erdem olduğunu kabul edenlerdeniz...
Zaten o görüşte olduğmuz için hatasından dolayı kaybetirdiğimiz biri sonradan özür dilediğinde "kazandı" diyoruz...
Levent Kırca daha önce de son yaptıklarına benzer "ayıplar" yapmış, kalpler kırmış ama sonradan özür dileyince biz de o özürünü ciddiye alıp "kazandı" demişiz...
Bu defa yine özür diledi ancak bizim için artık o müzmin bir kaybedendir...
Çünkü Kırca, özürün üçüncü ve olmazsa olmaz ayağı, "hatamı düzeltmeme izin verir misiniz?" deyip o izni aldıktan sonra hatasını düzeltme yoluna gitmemiştir.
Ortada "kuru" ve "anlamsız" bir "özür" vardır sadece...
Ve asıl özür dilemesi gereken kadınlardan samimiyetle dilenmiş bir özür yoktur halâ...
Nesrin Yılmaz'ın söylediklerinin "yanlış" olduğunu gösterecek bir "özür" yoktur yani...
Ne diyor Nesrin Yılmaz?..
Bakın:
Hiç kimse görmek istemeyenler kadar kör
değildir.
Bu adam aydın değil!
Aydın olsa, cinsiyet ayrımcılığını böyle çirkin sözlerle besleyerek
dile getirmek bırakın ağzından çıkmayı, aklının ucundan
geçmezdi!
Bu adam çağdaş değil!
Çağdaş olsa, bir konuşma sırası yüzünden tepkisini adam gibi dile
getirir, işin içine bilinçaltındaki çirkinlikleri
sokmazdı!
O halen "kadın" dediğinde aklına "düzülecek canlı mahluk" gelen bir maganda...
Nesrin Yılmaz'a kazandıran yazısında işaret edilen ayıpları ve noksanlıkları düzeltmediği sürece de bir "maganda" olarak kalacaktır...
Eline sağlık sevgili Nesrin Yılmaz: Kazandın...