'Nefes' Haşmet Babaoğlu'nun da nefesini kesti
Herkes film hakkında yorum yapıyor... Kimisi çok militarist buluyor, kimisi ise anti-militarist... Peki Haşmet Babaoğlu ne diyor?
GAZETECİLER.COM
'Nefes'
filmi...
Hakkında bir çok şey söylendi...
Herkes sinema dili açısından çok iyi ve alabildiğine gerçekçi bir
film olduğunda anlaşıyor da...
Kimisi militarist buluyor; kimisi alttan alta
anti-militarist mesajların öne çıktığını iddia ediyor.
Kimileri "yeterince milli bir dik duruş" sahibi olmadığı için
bozuluyor filme; kimisi "kadınlara karşı ayrımcı" bir film olduğunu
söylüyor.
Sabah yazarı Haşmet Babaoğlu da gidip izlemiş
'Nefes'i...
Film, Babaoğlu'nun nefeslerini kesmiş!
Bugünkü
makalesini de bu filme ayırmış...
Ama herkesin söylediğinin dışında bir şeye dikkat çekmiş
Babaoğlu;
"Nefes" seyircisi için küçük çaplı
bir "aydınlanma" filmi!
Binlerce metre yüksekte, kar fırtınası altında bir sınır
karakolunda "vatan sağ olsun" diye görev yapmak, şehirde sıcak
yataklarındakilerin kafalarından geçenlere hiç benzemiyor.
Bu gerçeği filmin her sahnesinde görüp anlamak çok insani, çok
basit ama çarpıcı bir "aydınlanma"
durumu...
***
"Nefes" bir tavrın filmi değil.
İnsandan yana bir tereddüdün filmi...
Savaşın tam ortasında durup düşünmeye başlamanın...
Artık sadece intikam almaya odaklanmış yüzbaşının karısına yazdığı
mektupta "vatan sağ olsun diyeceğim ama vatan sensin" deyişinde
(bir sürçme mi) belirginleşen tereddüdün
filmi...
***
Hepsi bir yana...
Ah o şarkı!
Filmin sonundaki... Yazılar başlarken araya giren sahnedeki
şarkı...
Küçük Emrah'ın o şarkısı...
"Sensiz ben nefes alamam" yok mu?
O şarkı ve o sahne yaktı kavurdu içimi. (Sırf o sahne için bile
yönetmen Levent Semerci ve oyuncuları ayrıca kutlamak isterim.)
Ve... Ne haksızlık!
Filme adını veren bu şarkıdan nedense medyada pek söz
edilmiyor!