Necati Doğru kaybetti çünkü...

Kalemindeki "Doğru"yu bitirirken, kendini de bitiriyor...

Ne desek, nasıl desek?
Necati Doğru'yu daha "doğru" bilirdik...
"Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan" lafı gerçek galiba...
Emin Çölaşanlaşmış bir yazı çıkartmasının başka izahı yok zira...

Hedef gösteriyor...
Alenen...
İsim vererek...
Hastanede canıyla uğraşan Mehmet Ali Birand'dan giriyor...
Kürt sorunu için rapor hazırlayan Cengiz Çandar'a saydırıyor...
Gazetecilik yapıp Kandil'e çıkan Hasan Cemal'e 'Karayılan kasetçisi' lekesini çalıyor.

Necati Doğru bu çirkin yazıyla "eğrilik" yapıyor...
Çölaşanlık yolunun iftira sapaklarına giriyor...
Bilmiyor ki...
Kalemindeki "Doğru"yu bitirirken, kendini de bitiriyor...
"Doğru"luktan sapan her fani gibi "kaybediyor"...