Ne oldi sana ne oldi Nuray Mert
Onlar ne kadar az gazetecilik yaparsa, biz o kadar çok gazetecilik yapmış oluyoruz...
GAZETECİLER.COM
Sevilay Yükselir bugün durduk yerde Nuray
Mert’e bir geçirmiş, bir geçirmiş ki çıkarabilene aşk
olsun…
Hele bir de Karadeniz şivesi ile sorarak
Mert’in Karadenizliliğinin en belirgin nişanesini
ima etmesi yok mu?..
Bakın neler yazmış?..
Anlat bize Nuray Mert! Ne oldi sana, ne oldi?
Şu tip gazeteci
kardeşlerimiz iyi ki var… Onlar olmasa biz ne bulup da yazacağız?.. Onlar ne kadar çok kavga ederlerse bize o kadar çok iş çıkıyor… Ya da şöyle: Onlar ne kadar az gazetecilik yaparsa, biz o kadar çok gazetecilik yapmış oluyoruz... |
Kural hiç değişmiyor... O dönem hasbelkader 28
Şubatçıların karşısında durmuş Nuray Mert ne zaman önüne bugünkü
hal ve tavırları ile ilgili eleştiri getirilse hemen
dikleniyor.
"Unutmayın! Ben 28 Şubat'ta sizin yanınızdaydım. Başörtü
yasaklarına en sert tavrı ben gösterdim... Bakın şöyle demiştim...
Böyle yazmıştım..." falan diyerek, eteğindeki taşları birer birer
döküyor...
Ve ne gariptir ki birisi de karşısına çıkıp, "Tamam öyleydin
öyleydin de... Bugün nerdesin? Bugün kiminle yol yürüyorsun be
kardeşim?" diyemiyor...
Yani aslında tam da onun arzu ettiği gibi vefa örneği gösterip, sus
pus oluyorlar...
Oysa onun bu başa kakma durumuna karşı söylenecek, bugünkü duruşuna
dair sorulacak çok soru var hazinede...
Mesela ben olsam...
Derdim ki;
"Eyy Nuray Mert... Diyelim ki haklısın... Diyelim ki ülkede
gerçekten senin dediğin gibi sivil dikta var...Ve diyelim ki bu
hükümet ülkeyi darboğaza sürükleyecek korkunç politikalara imza
atıyor... Yanlış yapıyor... İyi ama hal böyleyse bunda hiç senin
payın yok mu be arkadaş? Bu insanlarla bir dönem can ciğer kuzu
sarması olan sen değil miydin? Sen sadece sıradan bir gazeteci
falan değilsin... Sen aynı zamanda üniversitede gençlere ders veren
siyaset bilimcisi bir akademisyensin... Ne yani konusunda uzman bir
akademisyen olarak, üstelik de kamuoyuna son derece zeki görüntü
sunan bir kalem olarak anlayamadın mı o dönem bu insanların hangi
zihniyete sahip olduklarını? Eğer, 'Anlayamadım' diyorsan o zaman
senin zekandan şüphe etmemiz gerekiyor... Ayrıca o dönem doğru bir
duruş sergilemiş olman ve bu duruşu sürekli başa kakman, o dönem
seni başının üzerinde gezdiren insanlara diklenmen, başkaldırman
etik bir davranış mı? İnsani bir tutum mu? Merak ediyorum... Daha
ne kadar 28 Şubat üzerinden prim yapmaya devam
edeceksin?
Sevilay yükselir’in yazısı bu kadar değil tabii…
Okumak isterseniz