Nazlı Ilıcak Hürriyet'e dokundurdu
Hürriyet'in 5 Ekim'de attığı manşete inceden inceye çakan Nazlı Ilıcak bakın neler söyledi:
GAZETECİLER.COM - Hürriyet
Gazetesi 5 Ekim tarihli manşetinde baltayı taşa mı vurdu?
Nazlı Ilıcak'ın imalarından anladığımız kadarıyla Hürriyet'e hakim Şeref Akçay'ın istifası duyurulmuştu.
Ancak Hürriyet "erken ötünce" "uyum" bozuldu.
Sabah yazarı Nazlı Ilıcak şöyle diyor:
"İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şeref Akçay, görevinden ayrıldı. Daha önce, çeşitli tarihlerde (28 Şubat 2011, 4 Nisan 2011, 8 Temmuz 2011), muhalefet şerhleri yazarak, Balyoz tutuklularının tahliye edilmesini istemişti. Son olarak, 22 Ağustos'ta, aynı görüşleri tekrarlayan bir karara imza atmıştı.
Beni hayrete düşüren, Hürriyet gazetesinin 22 Ağustos tarihli o muhalefet şerhini 5 Ekim günü, gazetenin manşetinden "Mahkeme Başkanı'ndan hukuk dersi gibi bir muhalefet şerhi daha" başlığıyla yayınlamasıydı.
İnanın o sabah hiçbir şey anlamadım. Çünkü, 22 Ağustos tarihli muhalefet şerhi, zaten gazetelerde çok önce çıkmıştı. "Bu neyin nesidir?" diye düşünürken, o gün akşamüstü Şeref Akçay'ın istifa haberini duydum. Galiba bir zamanlama hatası yapılmış ve "uyum" bozulmuştu.
İŞTE HÜRRİYET'İN O MANŞETİ:
Nazlı Ilıcak'ın imalarından anladığımız kadarıyla Hürriyet'e hakim Şeref Akçay'ın istifası duyurulmuştu.
Ancak Hürriyet "erken ötünce" "uyum" bozuldu.
Sabah yazarı Nazlı Ilıcak şöyle diyor:
"İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şeref Akçay, görevinden ayrıldı. Daha önce, çeşitli tarihlerde (28 Şubat 2011, 4 Nisan 2011, 8 Temmuz 2011), muhalefet şerhleri yazarak, Balyoz tutuklularının tahliye edilmesini istemişti. Son olarak, 22 Ağustos'ta, aynı görüşleri tekrarlayan bir karara imza atmıştı.
Beni hayrete düşüren, Hürriyet gazetesinin 22 Ağustos tarihli o muhalefet şerhini 5 Ekim günü, gazetenin manşetinden "Mahkeme Başkanı'ndan hukuk dersi gibi bir muhalefet şerhi daha" başlığıyla yayınlamasıydı.
İnanın o sabah hiçbir şey anlamadım. Çünkü, 22 Ağustos tarihli muhalefet şerhi, zaten gazetelerde çok önce çıkmıştı. "Bu neyin nesidir?" diye düşünürken, o gün akşamüstü Şeref Akçay'ın istifa haberini duydum. Galiba bir zamanlama hatası yapılmış ve "uyum" bozulmuştu.
İŞTE HÜRRİYET'İN O MANŞETİ: