Nazlı Ilıcak, Balbay'ı kendi yazılarıyla vurdu...

Tahliye talebi red edilen Mustafa Balbay'ın 'milli irade hiçe sayılmıştır' sözlerine Nazlı ılıcak'ta cevap geldi. Ilıcak, Balbay'ı kendi yazılarıyla vurdu...

GAZETECİLER.COM
CHP'den milletvekili seçilen Ergenekon tutuklusu Mustafa Balbay'ın tahliye talebi red edilince başlayan tartışma Nazlı Ilıcak'ın köşesinde sürüyor. Ilıcak, Balbay'ın Cumhuriyet'te yayınlanan bazı yazılarından uzun alıntılar yaparak adeta Balbay'ı kendi kalemiyle vuruyor.

Mahkemenin tahliye talebini red etmesini 'milli irade hiçe sayılmıştır' diyerek eleştiren Balbay'ın dışardayken yazdığı yazıları hatırlatan Sabah yazarı Nazlı Ilıcak 'şimdi ne değişti?' diye soruyor.

İşte Ilıcak'ın Balbay'ı hedef alan o satırları:

"Milli iradeyi temsil eden Mustafa Balbay hapisten çıkmalıdır" deniliyor ya, AK Parti hakkında 2008'de kapatma davası açıldığında, Balbay'ın milli irade hakkında ne yazdığını merak ettim. Acaba, % 47 oy alan bir partinin kapatılmak istenmesine milli irade adına direnmiş miydi? Beraber okuyalım, kararı siz verin. Yazının başlığı: "Yargı da Milli İradedir!"
"AKP'ye yönelik kapatma davasının ardından ilk günkü iktidar kaynaklı tepkiler gösteriyor ki, önümüzdeki dönem en çok şu sözcük kullanılacak: Milli irade! Başbakan Erdoğan, açılan davanın milli iradeye yönelik bir adım olduğunu söyledi. Madem ki bundan böyle gündem siyasetle hukuk arasında gidip gelecek; yolun başında yürürlükteki anayasanın temel kurallarını anımsatalım. 6. madde şöyle diyor: 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Türk milleti egemenliğini, anayasanın koyduğu esaslara göre yetkili organlar eliyle kullanır.' 7. madde: 'Yasama yetkisi Türk milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisi'nindir.' 9. madde: 'Yargı yetkisi, Türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır.' Vurgulamak istediğimiz şu: Meclis kadar, yargı da yetkisini Türk milleti adına kullanıyor! Bu anlamda yargı da milli iradenin bir parçasıdır. Hiçbir kesim tek başına milli iradeyi ben temsil ediyorum, diyemez!" (16 Mart 2008-Cumhuriyet)
Balbay'ın bir başka yazısı, "Yasama, Yargı, Yürütme" başlıklı.
"Hâkim ve savcılar 'Türk milleti' adına karar veriyor... İktidara göre, yargı kendilerine hiç dokunmayacak, kime dava açılması gerektiğine de kendileri karar verecek! AKP'nin kapatılması davasında yapılan tartışmanın özü budur. Kimse, AKP'nin ne yaptığına, ülkeyi nereye götürdüğüne bakmıyor. Varsa yoksa, böyle bir dava açılır mı? Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın yetkisi yok da diyemiyorlar. Yasalar açık... Tek bildikleri şu: Yüzde 47 oy alan parti hakkında dava açılmaz! Hayır... Eğer ortada bir suç iddiası varsa, yargı gereğini yapar." (17 Mart 2008-Cumhuriyet)
Şimdi isterseniz, Balbay'ın bazı kelimelerini değiştirip yazıyı yeniden kaleme alalım: "Kimse Ergenekon'un ne yaptığına, ülkeyi nereye götürmek istediğine bakmıyor. Hâkimlerin yetkisi yok da diyemiyorlar. Yasalar açık. Tek bildikleri şu: Milletvekili seçilen biri nasıl tutuklu kalır! Hayır... Eğer ortada ciddi bir suç şüphesi varsa, yargı gereğini yapar."


Yazının tamamını okumak için
Fatih Altaylı'dan Serhat Akın iddiası: Fenerbahçeli iki yöneticinin adları öne çıkıyor