'Nagehan Alçı beni sırtımdan bıçakladı!'

Taraf'ın "Balıkçı" lakabı ile gündeme getirdiği arabulucu'nun kimliği tartışılmaya devam ediyor. Taraf yazarı Yıldıray Oğur Nagehan Alçı'nın kendisini sırtından bıçakladığını düşünüyor.

GAZETECİLER.COM - "Başlamadan önce sırtımdaki hançeri çıkarmalıyım. Geçen hafta bu sayfada genç bir kadın gazeteciye köşesinden bağıran bir genel yayın yönetmenine karşı centilmenlik için kılıcımı çekmiştim. Yaralayıcı bıçak darbesi önüne atladığım genç kadından geldi."

Bu satırlar Taraf gazetesinin yayın koordinatörü Yıldıray Oğur'a ait. Oğur, kendi haberleştirdiği ve "balıkçı" ismiyle tanıttığı PKK ile Devlet arasında arabuluculuk yaptığını ileri süren kişinin kimliğini deşifre eden Akşam yazarı Nagehan Alçı'nın kendisini sırtından bıçakladığını düşünüyor.

 MİT'E, JANDARMA VE EMNİYET İSTİHBARAT'A SORUYORUM!
Yıldıray Oğur yazısının devamında Akşam'da Nagehan Alçı'nın yayınladığı belgelerin içinden kendisinden söz edilmesini devletin istihbarat örgütlerine sordu:

"Buradan açıkça soruyorum ve bu sorularımı Bilgi Edinme Hakkı çerçevesinde devletin resmî üç istihbarat birimine (Emniyet İstihbarat, MİT ve Jandarma İstihbarat) de soracağım:

» Hakkında hiçbir adlî soruşturma sözkonusu olmayan bir kişi ile ilgili hangi saikle, kim için ve en önemlisi de hangi istihbarat kurumu bu andıçı hazırladı? Ve hangi ajanınız bu kişinin hayatını tehlikeye atarak mahremi olan nüfus bilgilerini, fotoğraflarını ve bulunduğu adresleri servis etti?

» Bu andıçta benim adım ve haber kaynağım olan Balıkçı'yla yaptığım görüşmeler de yer alıyor. Hangi soruşturma nedeniyle adım ve gazetecilik faaliyetim bir istihbarat raporunda yer alıyor?

Ardından bu tartışmalar sürerken Taraf'tan kovulan Önder Aytaç'ın kendisini Ergenekoncu olarak suçlanmasını da köşesine taşımış Oğur. İşte Taraf gazetesinin bugünkü sayısındaki o yazıdan çarpıcı bir bölüm:

"Çok adil değil farkındayım. "Soros'tan besleme Fethullahçı bir AKP"linin, bir haftada "Ergenekoncu İsrail bağlantılı bir AKP düşmanına" dönüşebildiği bir ülkede galiba ayakta kalmak için bu survivor kanunlarını öğrenmeliyim.

Aynı yaşlarda olduğumuz, benden daha tecrübeli bir meslektaşıma tavsiyede bulunmam biraz ayıp kaçabilir. Gazetecilik açısından önümüzde "Alçakları Tanıyalım" gibi kötü örneklerin çoğunlukta olduğu bir ülkede yol almaya, bu mesleği yapmaya çalışıyoruz. Ama aylarca arabulucu olarak ortada olan, her söylediği doğru çıkan, varlığı aylarca tek bir kez bile yalanlanmayan birini bugün hesaplar değişince nüfus kütüğü, fotoğrafı, adresine kadar telaşla gazetelere düşüren istihbarat oyunlarına karşı dikkatli olmayı tavsiye edebilirim. Yıllar sonra ilk kez ufukta görünen barışın çokça düşmanın olduğu bir ülkede özellikle.

Balıkçı diye biri var mı yok mu tartışmasına hiç girmeyeceğim. İsteyen istediğine inanır. Haberler ortada, gerçek de öyle. Bir zamanlar JİTEM'in de 'olmadığı' bir ülkede yaşadığımız unutulmasın."

Yıldıray Oğur'un köşeisnin tamamaını okuyabilirsiniz.