Nagehan Alçı, Abdülkadir Selvi'yi CIA'nın Türkiye'deki ofislerini sordu

Habertürk yazarı Nagehan Alçı, CIA'nın İstanbul ve Ankara'da ayrı ayrı ofislerinin var olup olmadığının araştırılmasını istedi.

Habertürk yazarı Nagehan Alçı, CIA'nın İstanbul ve Ankara'da ayrı ayrı ofislerinin peşine düştü.

Nagehan Alçı, Abdülkadir Selvi'nin sıradan bir şeymiş gibi yazdığı CIA ofislerinin yerini sordu. Alçı "Hep rivayet edilirdi ama meğerse gerçekmiş bu ofisler" dedi.

İşte o Nagehan Alçı'nın bugünkü yazısından bir bölüm:

İSTANBUL VE ANKARA’DA AYRI CIA OFİSLERİ Mİ VAR? 

HEP rivayet olarak söylenir ancak dün Hürriyet’te Abdülkadir Selvi’nin köşesinde öyle sıradan ve sanki herkes tarafından bilinen bir şeymiş gibi yazılmıştı ki. Şöyle diyordu Selvi: “ABD, Zarrab’ı 2007 tarihinden bu yana izlemeye almış. 17-25 Aralık dinlemelerine ek olarak CIA’nın İstanbul ve Ankara’daki ofisleri ile Amerika Ulusal Güvenlik Dairesi’nde uzun süre dinleme yapılmış.”

Vay canına, CIA’nın İstanbul ve Ankara ofislerinin varlığı sorgulanmadan kabul edilir hale gelmiş, oralarda dinlemeler yapılıyor vs... Nerede bu ofisler? Selvi’ye sordum. Cevabı merakımı iyice artırdı. Çünkü bu ofisleri devletin bildiğini, bunların resmi olarak tahsis edilen yerler olduğunu söyledi. Öyle mi? Devlet CIA’ya ofis tahsis etmiş olabilir mi?

Benim bildiğim büyükelçilik ve konsoloslukların içinde ayrı bölümler olur. Bazen dışarıda bazı şirket vs. görünümü altında yerler kullanılır ama öğrendiğime göre bu hem güvenlik hem de maliyet açısından uzun vadeli tercih edilmezmiş. Soğuk savaş mantığında birçok ülkede böyle sözde ofisler varmış ancak zamanla istihbarat ofisleri elçiliklerin içine alınmış.

Ancak bundan 10 sene öncesine kadar Ankara’da MOSSAD’ın dışarıda bir ofisinin olduğu rivayet şeklinde istihbarat birimleri içinde hep konuşulan bir şeydi. Sonra ne oldu? Eski MİT yetkilileri ve basınımızda MİT bağlantılı olduğu bilinen isimler belki de bu konuda bildiklerini anlatabilirler.

İstihbarat dünyasına dair literatürü iyi bilen Murat Yetkin “Meraklısı İçin Entrikalar Kitabı” adlı son eserinde bu konunun soğuk savaş dönemindeki yansımalarının özetini çok güzel çıkarıyor. Peki şimdi yani 2017 koşullarında “devlet onaylı ofis” iddiasının aslı astarı ne?

Nagehan Alçı'nın yazısının tamamı için tıklayın