Mutlu Tönbekici, Bahçeli'nin rakibi mi?..

Arkasında 6 milyona yakın seçmen desteği bulunan MHP'nin genel başkanına ve ekibine "hakaret etme"

ADNAN BERK OKAN

Nedir bu "Vatan" cephesi hanımefendilerinden çektiğim böyle!..
Daha biriyle ilgili makalem yayından çekilmeden diğeri giriyor devreye...
Evet...
Ruhat Hanım'a "ektiklerini biçiyorsun" demiştim şimdi de Mutlu Hanım (Tönbekici)'a "yavaş ol lütfen" diye sesleneceğim...
Ve elbette biraz da Liberallik dersi vereceğim...
Tanıyanlar, LDP'nin (Türkiye Cumhuriyeti Demokrasi tarihinin adında "Liberal" kimliği geçen ilk ve tek siyasal partisi. Ve, ulusal gazetelerden birinde yazmaya başladığım anda partideki görevimden istifa ettim) Kurucu, Ekonomiden sorumlu ilk genel başkan yardımcısı olduğumu hatırlayacaklardır...
Ama...
Mutlu Hanım da "Liberal"miş meğer...
Öyle olmasa; bazılarının Van Ahtamar Ermeni Kilisesi’ndeki ayinde var olan "liberaller"in Kars Ani Fethiye Camii’ndeki Cuma namazında niye olmadıklarının cevabını vermeye kalkar mı?..

Sevgili Mutlu kardeş;
Önce şunu sorayım:
Sen nasıl Liberalsin böyle?..
Hani MHP'nin Ani Harabeleri'nde namaz kılmasını ben de onaylamıyorum ama kendimde anayasal bir kurum olan, arkasında 6 milyona yakın seçmen desteği bulunan MHP'nin genel başkanına ve ekibine "hakaret etme" hakkım olmadığına inanıyorum...
Sen, benim bilmediğim bir Liberal(!) Faşis fraksiyona mı üyesin yoksa?..

Hanımefendi...
Liberallerin "Açık Toplum"a saygı duyduklarını öğrenemedin mi?..
Hem unutma...
Eşcinselliğin her türüne destek verip özgürlük isterken mecliste kalabalık bir gurubun sahibi olan siyasi partinin eylemini "beğenmediği" için aşağılayan bir yazarın Liberal olduğunu iddia etmesi onu Liberal yapmaz.
Yapsa yapsa "Faşist" yapar...

Ne o öyle?..
Bir Liberal makalesine "Becerebiliyorsanız" gibi banal bir eylem ifadesiyle başlar mı?..
Başlıyorsa ciddiye alınır mı?..

Şuraya bakar mısın?..
"Bahçeli ve tayfası" imiş..
Tam da ağzına "biber" sürülecek bir söylem bu...
Böyle bir yaftalama, MHP'ye muhalif en kaba bir başka siyasi parti sözcüsünün ağzından bile çıkmaz...
Bir siyasi partiyi eleştiriyorsun Hanımefendi, gemi ekibini değil...

Mutlu Hanım;
Bundan sonra bu tür eleştirilerini yaparken lütfen "Liberal" gibi asil bir kimliği koyma adının başına...
Liberaller niyet okumaz, çünkü Liberallerin hiç kimsenin niyetiyle işi olmaz...
Ama sen Ani Harabeleri'nde kılınan Cuma namazı için; "Zerre bir inandırıcılığı, samimiyeti olmayan, kısasa kısas, göze göz, dişe diş mantığıyla yapılmış, nefret, intikam kokan yaratıcılığı da emeği de olmayan bir eylemdir" diyorsun...
Bu yaptığın "niyet okuma" değilse ne?..

Bak aşağıdaki ambarlık cümle de senin yazından:
"Öyle kendi çöplüğünde, kimse zaten sana karşı çıkmaz/çıkabilemez/çıkmaya bir tarafları yemezken, tehdit, şantaj, propaganda, goygoy ile 12 saatte izini almak iş mi?"
Allah aşkına bu nasıl bir jargon böyle?..
"Çöplük, bir tarafın yememesi (hangi taraf o bir taraf?), goygoy"...
Bırak senin gibi bir hanımefendinin ağzına yakıştırmayı, en ağır küfürleri öğrenme yeteneğine sahip sokak çocukları bile yüzleri kızarmadan edemez bu sözleri...

Ani Harabeleri'nde yapılan ibadet "Korsan namaz"mış...
Nereden vardın o kanıya?..
Sen Kars  valisi veya emniyet müdürü müsün?..
Ki onlar bile o namaz için "korsan" demiyorlar zira izin alınmış, yasal bir ibadet..
Hem belli ki Müslümanlar için kilise, bazilika, havra veya sinagogda ibadet izni olduğunu bu yaşına gelmiş halen öğrenememişsin...
Ne ayıp!..

Mutlu Hanım;
Sen kendini "Biz Allah tepesinden bakası liboşlar" diye tanımlayabilirsin tabii...
Liberal anlayışının "Allah" ile ilgili bölümü beni ilgilendirmez ama sanırım Allah sana "tepeden" bakmaz...
Nereden bakabileceğine ilişkin öngörümü de ben söylemek istemiyorum...

Yani Mutlu Hanım...
Şoför Nebahat ağzı kullanmakta özgürsün...
Ya da Fosforlu Cevriye olmaya özenebilirsin...
Ama lütfen o ağzı kullanırken "Biz Liberaller" deme...
Lütfen...
Çünkü gerçek liberalleri çok incitiyorsun...

Değerli dostlarım;
Medyamızda bazı yazarlarımızın fanatikleri oluştu...
Eğer o yazarımıza karşı eleştirel bir şey yazarsam fanatikleri beni "küfür maili manyağı" yapmakta kararlılar...
Oysa biz gazeteci - yazarlar siyasetçilerin ne rakibiyiz ne de alternatifi...
Bizim işimiz onları eleştirmek, yanlışlarını veya kesin kanıtı varsa suçlarını kamuoyuna duyurmak ama bunu yaperken de asla hakaret ve küfür etmemektir...
Benim eleştirdiklerim işte bu altın kurala uymayan meslektaşlarımızdır...

adnanberkokan@gmail.com