Mustafa Mutlu kimlere gıcık oluyor?..

“Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır.”

ADNAN BERK OKAN

"Statüko"
nedir?..
Cevap: "Mevcut durumu korumak"tır...
"Bağnazlık" nedir?..
Cevaplar:
Mutaassıp olmaktır...
Tutuculuktur...
Fanatikliktir...
Türk dil Kurumu'na göre; "Bir düşünceye, bir inanışa aşırı ölçüde bağlanıp ondan başka bir düşünce ve inanışı kabul etmemek"tir..

Mustafa Mutlu 29.03.2011 tarihli Vatan'da başlığı altında yayımlanan makalesinde öyle şeyler söylüyor ki aklım dudu...
Oysa kendisini tanıdığım dönemlerde "özgürlükçü, demokrat, değişimi ıskalamayan" bir gazeteciydi...
Mutlu gibi "çağdaş olması gereken" birinin klavyesindeki tuşlara "bağnaz" bir elin gizlice gelip bastığına inanacağım neredeyse...
Bakın ne diyor Ahmet Şık'ın kitap taslağı aslı ile kopyalarının toplatılması ve hatta digital ortamdan yargı kararıyla silinmesine karşı çıkanlar için:

Tablo ortada:
Önce bizdeki liboşlar, son tutuklamaların haksız olduğunu dillendirmeye, yani “kazı çevirmeye” başladılar...
Sonra Avrupa Birliği de “kazı çevirenler kervanı”na katıldı...
Bu “dönek” arkadaşlar iyi koku alırlar, onların burunlarına güvenirim...
Kıvırtmaya başladıklarına göre, devir yine değişiyor demektir!

Mustafa Mutlu'nun Emin Çölaşan ağzıyla yaptığı "Liboş" yaftalaması ve düşünce insanlarına "Dönek" demesi hiç hoş değil...
Önce o konuya dikkat çekeyim ve "ayıp ettin" diyeyim...
Lİberal Felsefe "ideolojiden, taassuptan, fanatizmde uzak"; gelişmiş dünya ülkelerinin hepsinde kabul görmüş ve halen iktidarda olan felsefedir...
Sonra da sorayım:
Ne demek bu az önceki yazdıkları?..
Söyleyeyim:
"Siz ey Liberal Demokratlar!.. Ahmet Şık'ın kitap taslağı aslı ile kopyalarının toplatılması ve hatta digital ortamdan yargı kararıyla silinmesine karşı çıkmayın... Geçin karşı mahalleye alkışlayın..."

Yani...
"Demokrat" olmayın...
Yani...
"Libarelliğinizi askıya alın..."
Yani...
"Vicdanlarınızı kaldırın atın..."
Yani...
"Adalet duygunuzu, ruh yazılımınızdan silin..."

Yapma Mustafa!..
Etme, eyleme!..
Liberal Demokratların kaz çevirdikleri falan yok...
"Ergenekon" adı verilen bir kovuşturma dosyası var ortada ve Liberal Demokratlar bu yargılamanın "hukukun dışına çıkmadan" hemen tamamlanmasını istiyorlar...
Yani "Ergenekon dosyası kapansın" diyen tek bir Liberal Demokrat gösteremezsin...
Liberal Demokratların kaz çevirdikleri falan yok...
Zira onlar "Balyoz" isimli kovuşturma dosyasında "darbe yapmak girişiminde" bulunan eski askerlerin de yargılanmalarını, eğer suçları sabitse cezalandırılmalarını istiyorlar...
Ne istemesi?..
Israrlılar ve o görüşlerinden zerrece taviz vermezler, vermiyorlar...

Senin gazetende Zülfü Livaneli'nin yazısı Bertrand Russel'in bir sözü ile bitiyor...
Bak, ne demiş Russel...

“Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır.”

Bağnazlar her zaman her şeyden emindirler Mustafa...
Çünkü onlar için aldıkları "bilgi değişmez"dir...
Bu bağnazların siyasi yelpazenin sağında veya solunda yer alması bir şeyi değiştirmez...
Bir taraf öğretilen bilginin tartışılmasını, sorgulanmasını "günah" olarak kabul eder, diğer taraf ise "erkek adamlıktan çıkmak"...
Oysa Liberal Demokratlar her zaman ve her bilgiden "Kuşku" duyarak sürekli gerçek doğruyu ararlar...

Kaldı ki Mustafa...
Sen, Liberal Demokratları eleştirmeden önce şu soruya cevap vermelisin:
"Yargının verdiği, polisin uyguladığı o garip kararı eleştirmekle doğru mu yoksa yanlış mı yaptılar?.."
"Yanlış" diyorsan senin de baskıcı, despot, kitap yakıcılardan bir farkın yok...
"Doğru" diyorsan, o insanları sırf senin gibi "tutucu" olmadıkları için; Liberal Demoktratlıklarından ötürü kırma, incitme...
Ve unutma...
Gerçek Liberal Demokrat olabilmenin yolu; her zaman ve her süreçte  hukuktan ve özgürlükten yana tavır almaktan geçer...
Gerçek Liberal Demokrat olabilmenin yolu; taassupçuluğu, statükoculuğu, bağnazlığı reddetmektir...
Lütfen "bağnaz olma" Mustafa...



İşte bu kadar be Emre Aköz

Emre Aköz "inandıklarını" yazmaya başlasa sorun kalmayacak ama öyle yapmıyor...
Kankasıyla birlikte, tarafı olduğu mahallenin işine gelenleri yazıyor...
Bugün de aynı şeyi yapıyor ama...
Öyle güzel bir dileği var ki görmezden gelemezdik...
Bakın ne diyor, SABAH'taki köşesinde:

Tartışmalara dikkat ederseniz sürekli olarak kitaptan (Ahmet Şık'ın kitabı), "kutsal bir nesne" gibi söz ediliyor.
"Demokrasi", "insan hakları", "hukukun üstünlüğü" gibi bilumum çağdaş değerler, bu kutsalın üstüne yükleniyor.
Sanırım "gizem çözücü" bir hamle gerekiyor burada: Kararı alan mahkemenin, "Kitap serbesttir" demesi yeter herhalde...
Ergenekon dostları tarafından kendilerine "liberal" denmesine ses çıkarmayan "demokratları" dahi şaşılaştıran bu kitap neymiş, görelim!

İşte be Emre Aköz, işte bu kadar...
Liberal Demokratların (Keşke Ahmet İnsel'i dinleseydin) günlerdir anlattıkları işte bu...
İstedikleri "Kitaba (bütün kitaplara) özgürlük"
Ya farkında değilsin...
Ya da "doğru, ancak ben söylersem doğrulanmış olur" kibiriyle yazıyorsun...
"Toplatma" kararını veren veya bir üst mahkeme "Kitap serbesttir" dese; ilk baştan bir hücum olacak belki ama; (büyük ihtimalle) okumak için alanlar bile daha ilk sayfalardan sonra kitabı bırakıp koydukları yeri bile unutacaklar...
Ama öyle yapılmıyor ki...
Kitap ve kopyaları toplanıyor, siliniyor, "kitabın gereksiz yere reklâmı yapılıyor" falan...
Yani Emre Aköz...
Günlerdir bunu anlatıyoruz biz de...
Nihayet sen bile anladın...
Anladın ama geç anladın be kardeş!...
Yani...
Liberal Demokratlarda "Odak kayması" neyim yok...
Sen, sendeki "zihin kaymaları"nı gider yeter ki...

adnanberkokan@gmail.com