Mustafa Karaalioğlu

Ve devamında da en başından beri yaptığı gazetecilik zihniyet devrimini alkışladığım Nuh Albayrak'a getiriyor sözü ve şunları söylüyor:

Hani bazen bir lâf edersiniz ve karşınızdaki yelkenleri indirip;
"Bu sözün karşısında akan sular durur" diyerek haklılığınızı kabul eder ya...
Mustafa Karaalioğlu'nun Merkez Medya konusunda söyledikleri karşısında "akan sular durur"...
Ne mi diyor Karaalioğlu?..
O halde buyurun lütfen okuyun:
 
"(Merkez medyada.) Bırakın politika yazarını; toplumun muhafazakar veya dindar olarak tanıdığı yemek yazarı bile yoktur."
Ve devamında da en başından beri yaptığı gazetecilik zihniyet devrimini alkışladığım Nuh Albayrak'a getiriyor sözü ve şunları söylüyor:
 
Türkiye Gazetesi’nin geçen hafta içinde yaptığı devrim gibi... Nuh Albayrak’ı ve arkadaşlarını kutluyorum. Eski medyanın asla yapamayacağı, aklından da geçiremeyeceği bir şeyi Türkiye gibi geleneklerine çok bağlı bir gazetede başarıyla uyguladılar. Sadece kendi fikir dünyalarının sınırlarına takılmadan ama onu da koruyarak; toplumdaki, farklı bakış açılarını, farklı renkleri komplekssiz bir ustalıkla yanyana getirdiler. Nuh Albayrak’ın yaptığı gerçek bir mesleki devrimdir ve zaman geçtikçe daha da oturacak ve gelişecektir. Bununla birlikte “Yeni” Türkiye sadece kendi yolunu açmadı aynı zamanda medyada “geleneksel” sorunu da bir kez daha herkesin gözüne yoktu.

Aynen öyle...
O halde...
Kendi yönettiği Star'da da "farklı sesler" okumamıza imkân vermesi gerektiğini hatırlatarak Mustafa Karaalioğlu'nu "Günün Kazananı" ilân ediyorum:
Elbette, medyamızın yıllardır kanayan yarasına parmak bastığı için...