Murat Yetkin günün yazarı

Dan Baron’un yönettiği ve Oscar’lı yıldız Brie Larson’un başrolünü oynadığı Basmati Blues filminde dünya pirinç tekelinin sahibi (Donald Sutherland) ve yöneticileri sık sık “tabii ki her şey halk için” derler…

*

Elbette bu söylemlerinde asla samimi değildirler…
Çünkü hiçbir şey “halk için” değildir…
Halk sadece o egemenlerin kazanacakları her şey içindir…
Tıpkı…
İlk ve son savaşın da (Gelecektekilerin de) halk değil, egemenler için olduğu gibi…
Çünkü savaşlarda, kendisi için savaştığını zanneden halk ölür…
Çünkü savaşlarda kendileri için halkı ölüme sürükleyenler hem hayatta kalır hem de servetlerine servet katarlar.

*

Murat Yetkin’in bugünkü Hürriyet’te “Petrol çağı biterken uluslar arası siyaset” başlığı altında yayımlanan makalesini lütfen okuyun.
Gerçek analizler işte böyle olur.
Gerçek analizlerde ideolojinin esiri olunmaz.
Amigoluk yapılmaz…

*

“Ortadoğulu halklar için bölgeye demokrasi getireceğiz” palavralarının asıl nedeni nasıl ki “Halkların özgürlükleri” değil ve her şey “petrol” için yapılıyor idiyse…
Bundan sonra da egemen devletlerin oradan çekilecek olmalarının sebebi halkların özgürlükleri olmayacaktır.
Petrol bittiği veya değersizleşeceği için çekileceklerdir bölgeden…

*

Ve bir de diğer gerçek…
Yetkin diyor ki yazısının bir yerinde:
“Obama gibi Trump’ın da (özel kuvvetleri saymıyoruz) Suriye’ye ordu göndermek yerine orada kendisi için savaşacak yerli işbirlikçiler bulma çabası bunun işaretlerini veriyor.”

*

Bugün için kendisi adına ölecek zavallı ve fukara Arap Müslümanlarını kullanan ABD, çok yakın bir zamanda muhtemel savaşlarda bu defa o fukaralara da ihtiyaç duymayacak.
O fukaraları öldürmek için robot askerler gönderecek bölgeye…

*

Yakın gelecekte, bütün fabrikalar ve (Olacaksa eğer ki bence bir süre sonra savaşlara ihtiyaç kalmayacak.) hizmet sektöründe (Tıp dâhil) robotlar çalıştırılacak…

*

Yakın gelecekte…
Nüfus artışı değil, nüfus eksilmesi yaşayan ülkeler daha zengin olacak…
Geleceğin dünyasında gelişmeyi ve zenginliğin daha çok doğumla sağlayacağını düşünenler bilhassa bu yazdıklarımı bir kere daha düşünsünler lütfen..

*

Evet…
Bu güzel analiziyle Murat Yetkin günün yazarı…