Mümtazer Türköne'den dönüş fıkrası
Siyaset macerasında kendi deyimi ile "boyunun ölçüsünü alan" Mümtazer Türköne Zaman'daki köşesine döndü...
GAZETECİLER.COM -
"Siyaset çağırıyor" demiş bir hevesle
gitmişti...
Ama onu çağıran siyaset kapıyı yüzüne
çarpmıştı...
Kendi deyimi ile "boyunun ölçüsünü almıştı"...
Zaman'a dönüşü bu "hayal kırıklıkları" ile
oldu...
3 hafta önce "Allah
utandırmasın!" diyerek veda ettiği gazetesine bugün bir
"fıkra" ile dönüş yaptı.
SİYASET DÜŞÜNÜP
YAZMAKLA
SİYASET YAPMAK ÇOK
FARKLIYMIŞ...
Dediğine göre "Siyasetçi ile siyaset bilimci
arasındaki farkı, şu fıkra çok iyi özetliyor" :
Bir araba tamircisi, cerrahî uzmanı bir doktora muayene oluyor. Kısa muayenenin sonunda önüne kabarık bir vizite ücreti geliyor. Doktora soruyor: 'Doktor, biz seninle aslında aynı işi yapıyoruz. Ben arabaları, sen de insanları onarıyorsun. Benim işim daha çok zaman aldığı halde, sen neden benden çok kazanıyorsun?' Doktor sakin, soruya başka bir soruyla cevap veriyor: 'Arabayı hiç çalışırken tamir etmeyi denedin mi?'
Bir siyaset bilimci olarak kısa siyaset tecrübemden yeni şeyler öğrendim. Siyaset üzerine düşünüp yazmakla, siyaset yapmak birbirinden çok farklı işler.(...) BEN FEDAKARLIK GÖSTEREMEZDİM
Tutkunun kısır bir heyecana dönüşmesini engellemek benim başaramadığım bir şey. Bu kadar ağır sorumlulukları dengeleyecek bir hırsı üretemez, bunun için yapılacak fedakârlıkları ben gösteremezdim. İlmin haysiyetini muhafaza etme sorumluluğu hepsinden daha ağır. Öyleyse bizim işimiz araba tamirciliğine devam etmek.
Siyasetin çağrısı hepimiz için soylu bir görev olarak devam
ediyor.
Yazının tamamı için