Mümtazer Türköne
Askerler, MGK’a getirilen tavsiye kararları eğer dini bir cemaatle (Veya tarikatlarla) mücadeleyi öneriyorsa
Mümtazer Türköne (Benim için) önce akademisyen, sonra gazete köşe yazarı, en son da siyaset bilimcisi…
O halde yazılarını değerlendirirken önceliği, içeriğinin akademik ahlâka uygun olup olmadığına vermek zorundayım…
Onu alkışlarken de kazandırırken de kaybettirirken de ve zaman zaman “Günün Köşe Yazarı” seçerken de önceliğim hep o tarafıdır…
Yani: Akademisyenliği…
Türköne dünkü Zaman’da “Yalancının mumu” başlığı altında yayımlanan makalesinde tespitlere veya doğru haberlere değil, temennilerine göre analiz yapıyor…
Ne mi yazıyor?..
Son yapılan MGK'da Cemaatle mücadale edilmesine yönelik tavsiye kararı alınmadığını yazıyor...
Bunu yazan birinin ya askerleri hiç tanımaması...
Ya da...
MGK toplantısında alındığı açıklanan kararları Havuz Medyası tarafından uydurulduğuna inanması gerekir ki; olacak şey değil...
Peki...
Mümtazer Türköne'nin yanıldığından, MGK'da her türlü paralel yapıyla (KCK ve Cübbeli Hoca, Adnan Hoca ve bilumum tarikatler dâhil) mücadele edileceğinden ve hemen hepsi için soruşturma başltılacak delillerin toplandığından nasıl bu kadar emin olabiliyorum?...
Öncelikle kendi sahip olduğum bilgilerden…
Sonra da Nagehan Alçı’nın dünkü Milliyet’te “Genelkurmay paralel yapıya nasıl bakıyor?” başlığı altında yayımlanan makalesinde okuduklarımdan…
Bu arada hemen hatırlatayım…
Nagehan’ın makalesi kişisel yorumu değil…
Genelkurmay’dan bir komutanla yaptığı görüşmeyi paylaşıyor okurlarıyla…
Nagehan’ın yazdıklarının doğru olduğundan bu kadar nasıl emin olabiliyorum?..
Çünkü Nagehan’a söylenenleri çok uzun zamandır ben de dinliyorum bazı asker dostlarımdan…
Unutmayın…
Askerler, MGK’a getirilen tavsiye kararları eğer dini bir cemaatle (Veya tarikatlarla) mücadeleyi öneriyorsa hiç düşünmeden o kararın kabulünü onaylarlar…
Askerlere siz yeter ki “Dini cemaatler ve tarikatlarla mücadele edilecek” deyin…
Balıklama atlarlar üstüne…
Ama…
Hele bir, “demokratik özerklik getirilmesi için örgütle görüşülüp mutabakat aranacak” diye gelin toplantıya da görün başınıza gelecek olanı…
Yani…
Aynı askerlerin (Adları değişse de görevleri TSK’yi yönetmek) 2004 yılında da Gülen Cemaati ile mücadele edilmesini önerdiğini ama hükümetin (Bugünkü hükümetin hemen aynısı) kabul etmediğini de hatırlayın lütfen…
Ve bir de şu soruya samimi cevap verin:
Eğer, 17 / 25 Aralık operasyonları yapılmasaydı Hükümet en son MGK’da kabul edilen “her türlü paralel yapıyla mücadele” kararına destek verir miydi?...
Hayır…
Asla vermezdi…
Verecek olsaydı, 2004 Ağustos ayında alınan tavsiye kararını uygular, devlet içindeki cemaat yapılanması bugünkü kadar güçlü olabilir miydi?..
Olamazdı…
“Mümtazer Türköne kaybetti” diyeceğim ama çok uzattım…
Akademisyen Mümtazer Türköne, cemaat gazetecisi gibi yazınca kaybetti…