Mümtazer Türköne

Zaman

Mümtazer Türköne için “Hükümete de Başbakan’a da muhaliftir” denilebilir mi?..

Denilebilir elbette ama onu söyleyenin de aklından zoru olduğu düşünülür…

Mümtazer Türköne için “deneyim ve bilgi fukarası” denilebilir mi?..

Tabii…

Onu söyleyen de çıkar ama o da akıl hastanesine teslim edilir…

İşte o Mümtazer Türköne bugünkü Zaman’da “İktidar yıpranması” başlığı altında yayımlanan makalesinde çok dostça uyarılar yapıyor…

Adını vermeden Tuğrul İnançer Hoca’nın hamile kadınların sosyal hayata katılımıyla ilgili belki “iyi niyetli” ama son derecede “kırıcı” açıklamasının nasıl ve niçin Hükümet’in üzerine yapışıp kaldığına dikkat çekiyor…

Diyor ki; “Bir adamın ‘edepsizce’ sözleri, onu ‘tasavvuf büyüğü’ olarak belleyenleri aşıp, hükümetin üzerine sakız gibi yapışıyorsa ‘iktidar yıpranması’ ciddî bir siyasî soruna dönüşmüş durumdadır”.

Elbette, cümlesinin “Bir adamın ‘edepsizce’ sözleri” bölümündeki “edepsizce” sıfatı İnançer Hoca’yı da “edepsiz” yaptığı için biraz haddini aşıyor ama makalenin özü hem doğru, hem uyarıcı ve hem de yol gösterici…

Zira Türkiye demokrasisinin Ak Parti Hükümeti’nin alternatifsizliği içinde aşınma yaşadığı bu süreçte, ille de iktidara yakın gibi görünen ya da yakın duranlar çok dikkatli davranmak, konuşmak, yazmak zorundadırlar.

Bu genel gerçekten hareketle makalesinin bir başka yerinde de şunları yazıyor; Türköne:

“…. Zaman her şeyi yıpratır, en çok da iktidarları. Ufukta bir alternatif görünmüyorsa yıpranma daha da tüketici bir hal alır. Yıpranma iktidarın yapısında, doğasında saklıdır. İktidar yıpranması, bir türlü yaşlanma halidir”.

Evet…

Bu tespitlere itiraz eden çıkacağını sanmıyoruz…

Aynı makalesinde çok eleştirdiği Gezi Parkı eylemlerinin de hükümetin zaaflarını ortaya çıkarttığını hatırlatan Türköne şöyle diyor:

“Bu zaafların başında -siyasal olarak değil- toplumsal olarak biriken muhalefete karşı, hükümetin savunmasız olması geliyor. Bu zayıflığı, medya üzerinden nicel üstünlükle sağlanan kontrol kapatmaya yetmiyor. Bu yüzden hamile kadınların aşağılanması gibi, toplumsal karşılığı olan her tepki doğrudan hükümeti hedef alıyor”.

Hâsılı; başta Başbakan olmak üzere, Bakanlar Kurulu ve medyaya hitaben son derecede akılcı ve nazik bir dille yazılmış dost mektubu niteliğindeki makalesiyle Mümtazer Türköne “Günün Köşe Yazarı” seçildi.