Muharrem Sarıkaya kazandı...
“Halk, vekilini düşürebilecek” başlığı altında yayımlanan yazısında; bugüne kadar hiç işitmediğimiz, çok ilginç bir yenilikten söz ediyor.
Muharrem Sarıkaya bugünkü HaberTürk’te “Halk, vekilini düşürebilecek”
başlığı altında yayımlanan yazısında; bugüne
kadar hiç işitmediğimiz…
Hiçbir platformda tartışıldığına tanık olmadığımız çok ilginç bir
yenilikten söz ediyor.
*
Memur-Sen’in bastırdığı, AK Parti tarafından dağıtılmaya başlanan bir kitaptan
söz ediyor Sarıkaya…
*
Anayasa değişikliği referandumda kabul edilirse;
“emredici vekâlet” usulü getirilebileceği görüşü yer alıyormuş
kitapta…
*
“Emredici vekâlet, belirli bir seçim
bölgesindeki seçmenlerin kendi vekillerini yeniden oylama suretiyle
vekillikten azledebilmesini öngörür. ‘Emredici vekâlet’in bu
özelliğine ‘geri çağırma hakkı’ da denir. Yani başkanlık
sistemlerinde hakkında yolsuzluk iddiaları bulunan bir
milletvekilinin vekilliğinin kendi seçmenleri tarafından iptal
edilmesini mümkün kılan uygulamalara rastlamak
mümkündür.”
*
Yani…
Ak Parti’nin “evet” istemek için dağıttığı bu kitabı
hazırlayanlara göre:
“Türkiye’de de önümüzdeki dönemlerde ‘emredici
vekâlet’ veya benzeri uygulamalar kamuoyunda tartışılarak hükümet
sistemimize eklemlenebilir”.
*
Yıllar önce AKŞAM’da yayımlanan bir yazımda diyordum
ki:
“Nikah ve milletvekilliği ikili mutabakatla
başlar ama ikili mutabakatla
bitmez…
Mutlaka mahkeme ya da seçim şarttır...
Oysa…
Nikâh da milletvekilliği de taraflardan sadece birinin talebiyle
düşebilmeli…
Meselâ, ‘bu evlilik yürümüyor” diyen taraf nikâh memuruna gidip,
nikahını düşürmesini isteyebilmeli…
Hak arama ise ondan sonra başlamalı…
Kendi bölgesinde, bir milletvekilinin seçilmesin sağlayacak sayıda
imza toplayan seçmen de YSK’na bizzat yapacakları imzalı dilekçeyle
milletvekilini azledebilmeli…”
*
Evet…
Yaklaşık 20 yıl önce bu konuyu gündeme getirdiğimde elbette
gülümsemelere ve milletvekillerinin öfkelenmelerine sebep
olmuştum…
*
Eğer ÂK Parti samimi ise…
Bu sistemin getirilecek olması seçmen açısından büyük
avantajdır...
Hiç mahcubiyet duymadan bu sistemi savunmalıdır…
*
Bu konuyu gündeme taşıyan Muharrem Sarıkaya’ya teşekkür ederken
kendisini günün kazananı seçiyoruz…