Muharrem Sarıkaya için...

Hiçbir emek harcamadan (Pardon… Belediyeye, kaymakamlığa ve vakfa kadar yürüme zahmetine katlanarak) hayatını sürdüren insanlara, “sana iş bulacağım” demek...

Bugün; yeni yılın (2015) ilk günü…

HaberTürk Gazetesi’nden iki yazardan birini (Muharrem Sarıkaya) alkışlayacağım; diğerini de “Günün Kazananı” seçeceğim…

Neden mi?..

Çünkü…

İkisi de ekonomiyi yazıyor…

İkisinin de yaptığı “Durum Tespiti” doğru…

Önce, alkışlayacağım Muharrem Sarıkaya’nın başlığı altında yayımlanan makalesindeki gerçekliklere dikkat çekmek istiyorum.

Sarıkaya (Nedense) medyamızın genelde görmediği ya da görmezden geldiği en önemli sorunumuza dikkat çekiyor.

Bu sorun, halkımızın yoksul (Ya da evrak temin ederek kendini “yoksul” gösteren) kesiminin giderek hiçbir iş yapmadan, sadece devlet yardımıyla hayatını sürdürüyor olmasındaki tehlikeye işaret ediyor…

Devlet yardımı o hale geldi ki…

Muhalefet partilerinden biri seçim öncesi kalksa ve “biz size her gün balık vermektense balık tutmayı öğreteceğiz” dese, mevcut oylarını da kaybeder…

Muharrem işte bu gerçeği gözlerimizin içine sokuyor adeta…

Evet…

Yoksullarımıza iş bulmak, iş sahası yaratmak yerine onların karınlarını fonlardan sağlanan yardımlarla doyurunca; o insanlar balık tutmayı öğrenmek istemiyorlar…

“Balık tutmak” demek, emek harcamak demek…

Oysa…

Devlet onlara yattıkları yerde ihtiyaçları kadar geliri nasıl olsa sağlıyor…

Ama…

Soruyor Muharrem: Nereye kadar?..

Ve bir örnek veriyor ki; aslında fukaralığa çözüm değil, karakterlerin katli gibi…

Bakın nasıl:

*

Bunun en iyi örneklerinden birine önceki gün Ankara İskitler’de bir kahvehanede tanıklık ettim.

Hoşkin oynayan biri, kâğıdı ortaya atıp yanındakine, “Yine iyisin, vurmuşsun parayı” diye takıldı.

Aldığı yanıt, sistemin çalışmasını anlatmaya yeterliydi:

“Belediyeden aldım, kaymakamlığa vardım oradan da aldım, dönerken de vakfa uğradım; Allah bin razı olsun...”  

*

Ne dersiniz?..

Böylesine rahata alıştırılmış…

Hiçbir emek harcamadan (Pardon… Belediyeye, kaymakamlığa ve vakfa kadar yürüme zahmetine katlanarak) hayatını sürdüren insanlara, “sana iş bulacağım” demek küfür gibi gelmez mi?..

Evet…

Muharrem Sarıkaya’yı bu gerçekçi ve çok önemli tespiti için tebrik ederek alkışlıyorum…