Milliyet, zombilerinin ölmesini bekliyor!
Akşam gazetesi yazarı Serdar Turgut'tan nasibini almayan kalmadı: Milliyet hariç bütün gazetelerde taşlar yerinden oynayacak!
"İçinde olan bizler biliyoruz diye okuyucunun da bilmek
zorunluluğu yok tabii ki ama medyada büyük bir iç savaş yaşanıyor.
Önümüzdeki günlerde bütün taşların yerinden oynaması muhtemel"
diyor Akşam gazetesi yazarı Serdar Turgut....
"Bu değişimden sürpriz isimlerin fena halde etkilendiğini
göreceksiniz" diyen Akşam yazarı "bu depremden Hürriyet, Sabah,
Akşam giib büyük gazeteler de
etkilenecek" dedi...
(...) Şimdilik sadece şunu söylemeliyim ki; her gazete
etkilenecek bu depremden. (Buna Hürriyet, SABAH,
AKŞAM gazeteleri de dahil. Büyük ihtimalle bir tek
MİLLİYET'e bir şey olmayabilir. Çünkü onun
yazarları zaten zombi gibiler ve o gazete
intiharını tamamlamak için kendi zombilerinin doğal biçimde
ölmelerini bekliyor.)
İyi tanıdığınız ve okuduğunuz birçok isim şu günlerde paniklemiş
durumda. Paniklerini de, yapmaya başladıkları yanlışlardan
anlayabiliyorsunuz. Hatta çok 'Cool' sandığınız bazıları da açıkça
ve muazzam yanlışlar yapmaya başladılar panikten.
Banu Güven neden gergin?
Kanalındaki başını 'Yazı İşleri' programının çektiği
yeteneklerin ve zekaların aşağıya çekilerek düşük düzeyde
eşitlenmesi çabasının üzerinde kalan bir zeka ve yeteneğe sahip
olduğuna inandığım Banu Güven'i son izlediğimde
hayli gergin gördüm. Gerginliği ekrana da yansıyordu. Gülümsemekte
zorlanıyordu ve her an kavga çıkaracak gibiydi. Etrafındaki militan
yeteneksizlik onu yiyip bitirmeye başlamış.
Bir zamanlar 'Adam's Family' adlı bir dizi vardı. O dizideki
ailenin küçük kızına fiziksel olarak da benzemiş. Banu
Güven kendi sağlığı için ya 'Yazı İşleri'
programının hemen bitirilmesini talep etmeli ya da hemen başka bir
kanala transfer olmalı.