Milliyet yazarı nasıl veda etti?
"Basılmamış kitapların toplatılmadığı, daha özgür günlerde buluşmak dileği ile hoşca kalın..." dedi ve okurlarına veda etti.
GAZETECİLER.COM - "Bugün yazı günüm. Yazı yazmadan
önceki, her zamanki hafif gerginlik hatta heyecan bugün de
var. Ancak, bugunkü yazı farklı. Bu bir veda yazısı. Veda etmenin,
ayrılığın getirdiği hüzünle yazılıyor."
Bu satırlar AİHM eski yargıcı ve 3 yıldır Milliyet
gazetesinde yazan Rıza Türmen'e ait. Türmen, bugün kaleme aldığı
veda yazısında:
"Türkiye’de bir demokrasi, özgürlük, hukuk mücadelesi
veriliyor. Ahmet Şık’ın “İmamın Ordusu” adını taşıyan basılmamış
kitabının başına gelenler, Türkiye’de düşünce özgürlüğünün durumunu
özetliyor. Polis, ev ev, gazete gazete dolaşıp basılamamış bir
kitabın bilgisayardaki taslaklarına el koyuyor. Kitabın basılmasi,
okunması önlenmek isteniyor. " dedi ve şöyle devam
etti:
"Türkiye’de sadece açıklanan düşüncelere sınırlamalar
getirilmiyor. Düşünceler açıklanmadan once de yasaklanıyor. Aslında
yasaklanan düşüncenin kendisi. Düşünceden korkuluyor. İnsanların
düşünmesinin, kitap yazmasının, düşüncenin başka insanlara
ulaşmasının engellendiği bir ülkede özgürlükten, demokrasiden söz
edilemez."
Türmen, CHP'den milletvekili aday adayı olmasının gerekçelerini
köşesinde anlatırken şunları kaydetti:
"Türkiye’de hava iyicene ağırlaşıyor. Daha da ağırlaşacağa
benziyor. Sizi bilmem ama, ben soluk almakta güçlük çekiyorum.
Böyle bir ortamda, gazetemdeki rahat köşemden çıkarak aktif
siyasetin içine girmek gereğini duydum. Demokrasi, özgürlük, hukuk
mücadelesinin en etkin bir biçimde verilebileceğini düşündüğüm bir
siyasal partiye katıldım.
Milliyet’te üç yıla yakın bir süredir yazıyorum. Köşemde hukuk
devleti ilkelerini, evrensel standardlara uygun bir biçimde
savunmaya çalıştım. Aynı ilkeleri siyaset platformunda da savunmayı
sürdüreceğim.
Gazetede bir sütuna sahip olmak ve haftada iki kez bu sütun
aracılığı ile okuyuculara ulaşmak bana büyük bir mutluluk verdi.
Okuyucuların yazılarımı okuyup tepki göstermeleri en büyük
itici güç oldu. O nedenle, yazdıklarımı begendiğini söyleyen, ya da
beğenmeyip eleştiren tüm okuyucularıma gönülden teşekkür
ederim."
Yazısını "Basılmamış kitapların toplatılmadığı, daha özgür
günlerde buluşmak dileği ile hoşca kalın..." cümleleri ile
bitiren Türmen'in köşesini okuyabilirsiniz.