Mezarlıkta ıslık çalmak mı?..
Hatta belki de yazılı basını patronlarına “aman ha!.. Sakın bu işten vazgeçmeyin” demiş…
GAZETECİLER.COM
Erdal Şafak,
“SABAH’TAN MEKTUP” köşesinde “yazılı basını
rahatlatmak” amaçlı bir azı yazmış…
Hatta belki de yazılı basını
patronlarına “aman ha!.. Sakın bu işten vazgeçmeyin”
demiş…
Doğru da yapmış…
Yazılı basın binlerce basın
emekçimizin ekmek teknesidir…
Değil ayakta kalmalarını istemek,
sayılarının çoğalması için elimizi taşın altına koymayı bile göze
alırız ama…
Bu bugünkü zihniyetle çıkarılan
gazetelerin sürgit başarılı olacakları anlamına
gelmez…
Yazılı basın internet
gazeteciliğini yerden yere vuracağına, rekabetini kabul edip
kendine çeki düzen vermeli…
Diyelim ve sizi Erdal Şafak’ın
mektubu ile baş başa bırakalım…
Dışımızdaki medya
SABAH'TAN MEKTUP
Başlıkla elbette, Türkiye
dışındaki medyayı kastediyorum... Hindistan'ın Haydarabad kentinde
yarın mesleğimiz açısından üç önemli etkinlik birden başlıyor:
Dünya Gazeteler Kongresi, Dünya Gazete Yayıncıları Forumu ve 2009
Enformasyon Fuarı.
"Dünya medya zirvesi"
diyebileceğim bu etkinliklerde özellikle gazete sahipleri krizin
basın sektöründeki tahribatını tartışacaklar, ayrıca yeni
girişimleri ve yeni medya modellerini
değerlendirecekler.
Bu yeni modellerden özellikle
ikisi çok ilgimi çekti. Aslında ikisi de gazete ama tasarımları
farklı.
Berlin'de bir gazete
İlki
iki hafta önce Berlin'de yayın
hayatına başladı. Adı: "New" sözcüğünden türetilen "Niiu".
Özelliği: Her okura farklı gazete sunması. Yani size ve apartman
komşunuza gelen "Niiu" aynı gazete değil. (Not: Abone sistemiyle
çalışıyor.)
Hazırlanması şöyle: Almanya'nın,
Avrupa'nın, hatta dünyanın tüm gazetelerinin ve ajanslarının
haberleri, yorumları, röportajları, dizileri bir havuzda
toplanıyor. Her okur bu havuzdan istediklerini seçiyor. "Niiu"nun
tercümanları ve editörleri de seçilen malzemeden o okura 24
sayfalık özel gazete hazırlayıp, ertesi sabah kapısına
bırakıyor.
İnternet ile gazetenin evliliğinin
ürünü olan "Niiu"yu ilginç kılan şey, elektronik medyanın yazılı
basının sonunu getireceği iddialarına güçlü bir yanıt, daha doğrusu
yalanlama olması. Çünkü gazetenin iki kurucusu, önce geniş kapsamlı
bir kamuoyu araştırması yaptırdılar. Hedef kitleye "egazete mi
istersiniz, cep telefonuyla haber iletilmesini mi, basılı gazete
mi, yoksa internet mi" diye sordular. Ezici çoğunluk "Basılı
gazete" yanıtını verdi.
Portekiz'de bir deney
Bana ilginç gelen ikinci medya
modeli ise geçen Mayıs'ta Portekiz'de hayata geçirildi. O da bir
gazete. Adı: "I". Neden "I"? Çünkü, kurucusu Martim Avillez
Figueiredo'ya göre, yaptıkları şey bir "I Pod gazetesi"
hazırlamak.
İnternet sonrası dönemin gazetesi
diyebileceğimiz "I"da da klasik bir gazetede olduğu gibi haberler
sınıflandırılıyor. Ama siyaset, ekonomi, spor, magazin gibi klasik
bir sınıflandırma değil. En başta "Görüşler ve yorumlar" bölümü
var. Sonra "Radar" başlığı altında günün aktüalitesi kısa
haberlerle veriliyor. Onu "Zoom" bölümü izliyor. Orada gündemin
önemli maddeleri uzun, ayrıntılı ve derinlemesine yazılarla
işleniyor. Ve nihayet "Dahası" başlığı altında spordan siyasete
kadar her türlü -kısa- haber sayfalara dağıtılıyor. Gazete şimdilik
Türkiye'nin çoktan unuttuğu gezici -bisikletli- bayilerle
satılıyor. Duraklarda, istasyonlarda, restoranlarda... Yakında
otomatlarla satış sistemi de devreye sokulacak.
Yeni bir "Okur kuşağı" yaratma
iddiası taşıyan "I" henüz birkaç aylık olmasına rağmen, "Avrupa'da
yılın gazetesi" seçildi.
Yukarda da belirttiğim gibi,
yazılı basının, gazetelerin sonunun yaklaştığı öngörüleri ve
iddiaları doğru değil. Ya da doğru çıkmayacak. Ama bir koşulla:
Yazılı basın iletişim çağının yeni imkânları, fırsatları ve
mecralarını değerlendirmeyi başarırsa.
Bu konudaki başarılı örnekleri
zaman zaman aktarmaya devam
edeceğim.
Sağlıklı ve mutlu bir hafta
dileğimle...