Metiner ve Tarık Akan Taksim'de kavga etmiş
Tarık Akan ve Mehmet Metiner Taksim'de kavga etti: Adam gibi konuş lann...
Mehmet Metiner bugün Star gazetesindeki köşesinde sanatçı Tarık Akan'la yaşadığı tatsız bir anektodu anlattı. Metiner, Akan'la arasında geçen galiz küfürlerinde yer aldığı o anektodu "Gizli faşizmin sivil tetikçileri" başlığıyla aktardı.
Yer Taksim: Adam gibi konuş lannn
Adam gibi
konuş lannn!’ Taksim’de gecenin karanlığını yırtan o nobran
sesi duyduğumda içgüdüsel olarak
dönüp baktım. Beraber
yürüdüğümüz dostum Cengizhan Atakul ve polis korumam
Murat Reçber’in duran bir arabanın şoförüyle konuştuğunu gördüm.
Biraz önlerinde yürüdüğüm için geri döndüm. Herhalde bir ortak
dostumuz şaka yapıyor sandım.
Eğilip baktım. Şoför mahallinde Tarık Akan oturuyor. Yanında ve
arka koltukta bayanlar var. Daha önce hiçbir vesileyle
tanışmadığımız Tarık Akan’a ve taksidekilere nezaket gösterip
“Merhaba” diyorum.
Ben sizin varlığınıza tahammül
edemiyorum
Tarık Akan’ın sarhoşluğu her halinden belli.
Söylenmeye başlıyor birdenbire. Son derece saygısız, kaba ve
üstenci bir dille... “Ben sizin varlığınıza tahammül
edemiyorum. Tüylerim diken diken oluyor... Konuşmalarınızı hiç
beğenmiyorum...” Söyleyiş biçimi burada yazıldığı gibi değil
tabii... Tahmin edersiniz sanırım...
Siz laik cumhuriyetin düşmanısınız
Ağzımın
adabını bozmadan ve sinirlerime söz geçirerek kendisine karşılık
veriyorum: “Ben sizin varlığınızdan rahatsızlık duymuyorum. Beni
beğenmiyor olmanız da doğrusu beni hiç rahatsız etmez.” Ağzının
ayarı kaçmaya başlıyor birden. Sesini yükselterek suçlamalarını
sıralıyor.
“Siz çok tehlikeli bir beyinsiniz. Siz laik cumhuriyetin düşmanısınız. Sizi televizyonlarda her gördüğümde dayanamıyorum. Siz çok tehlikelisiniz çok...”
Sen adam mısın lannnnn
Ses tonu yükseldikçe
gözlerini dönüyor. Galiz kelimeler ardı sıra gelmeye başlıyor. “Sen
adam mısın lannnnn” diye başlayan. “s.....r lannnnn” diye devam
eden edepsiz laflar sökün etmeye başlıyor.
Edepsizce söylenip basıp gidiyor
Artık
kendimi tutamıyorum. Kendisine anlayacağı dilden yanıt vermek
zorunda kalıyorum. Arabasını sokağın içinde durdurduğu için arkada
duran diğer araba sahipleri rahatsız oluyorlar. Başımıza üşüşenler
de araya giriyorlar. Bu arada delikanlılık taslayıp dışarı çıkmaya
yelteniyor. Tabii inmiyor. İnsan sadece cüssesinden ibaret olunca
erkeklik gösterileri de sırıtmaya başlıyor. Neyse, edepsizce
söylenip basıp gidiyor.
Faşizmin sözüm ona sol kisvesine bürünmüş artistik
yüzü...
İşte böyle dostlar... Bu ülkenin
sokaklarında faşizmin nasıl boy attığının resmi değil de nedir bu?
Faşizmin ayak sesleridir bu. Bu ülkenin güya sol kimliğiyle
tanınmış bir artisti böyle yaparsa Ogün Samast’lar neyi nasıl
yaparlar bir düşününüz! Faşizmin sözüm ona sol kisvesine bürünmüş
artistik yüzü...
Laikliğin ve cumhuriyetin düşmanıymışım
ben
Tarık Akan gibilerine soracak olursanız herkesten
çok onlar faşizme karşıdırlar. Peki bu yaptıkları ne? Bu
tahammülsüzlük ve saldırganlık neyin ifadesidir? Kendileri gibi
düşünmeyen herkesi “imha edilmesi gereken öteki” gibi gören bu
anlayışın adı faşizm değilse nedir dostlar söyler misiniz?Laikliğin
ve cumhuriyetin düşmanıymışım ben...
Hadi ordan! Sen ne anlarsın laiklikten ve cumhuriyetten.... Ben demokratik laiklikten ve cumhuriyetten yana olduğumu yazıp söylemekten dili yorulan biriyim. Ne laiklikle bir sorunum var, ne de cumhuriyetle... Ama demokratik olmayan bir laiklik anlayışını da cumhuriyet anlayışını da elimin tersiyle itiyorum. Benim için cumhuriyetin kendisinden çok demokratik özü önemlidir. İran’da da adı cumhuriyet olan bir rejim var. Tarık Akan gibiler sadece ve yalnızca cumhuriyetçi iseler eğer, İran’daki veya Libya’daki Cumhuriyeti de savunurlar mı acaba?
Atatürk düşmanıymışım ben...
Hadi
ordan!
İdeolojik bir cemaat mensubuyla ona buna bağnazca saldırmak yerine oturup okuyacaksın adam akıllı... Kendini ideolojik dogmaların esiri kılmayacaksın... Bilimsellik ve çağdaşlık diyorsan, asıl buna uygun düşünüp yaşayacaksın... Dahası ve en önemlisi, çağdaşlığın sadece Taksim barlarında/kafelerinde kafa çekmekten ibaret olmadığını da zinhar unutmayacaksın...
Atatürkçü olmamak en az Atatürkçü olmak kadar bir
haktır
Tarihte farklı Mustafa Kemallerin var olduğunu
söylemek ve Atatürk döneminin yanlışlarını eleştirmek niçin Atatürk
düşmanlığı olsun? Atatürkçü olmamak en az Atatürkçü olmak kadar bir
haktır. Demokratik bir Cumhuriyette vatandaşların ne Atatürkçü
olmak, ne laik veya Cumhuriyetçi olmak gibi bir mecburiyetleri
yoktur.
Bu satırların yazarı kendini Atatürkçü olarak tanımlamadığı gibi anti-Atatürkçü olarak da tanımlamayan biridir. Bunun ne anlama geldiğini Tarık Akan gibiler anlayamaz.