Melih Altınok Tuğçe Kazaz'a sahip çıktı!

A Haber'de beraber çıktıkları program sonrası Tuğçe Kazaz'a gelen tepkilere bugün Melih Altınok'tan cevap vardı.

Tuğçe Kazaz'ın AHaber'de politika ve Suriye konusunda yaptığı açıklamalar Twitter'da olay olmuştu. Kazaz'ın politik bir programda yorum yapmasına gelen tepkiler, aynı programda yer alan Melih Altınok'u çok üzmüş.

Melih Altınok, Sabah gazetesinde yer alan bugünkü köşesinde gelen tepkilere cevap verdi. Altınok " Sünni ile Şii'yi ayırmayan gazeteci hanımların TV'lerde Ortadoğu analizi yapmaya çalıştığı medyada Kazaz'ın siyaset konuşması niçin bu denli garipsenir?" dedi. 

İŞTE MELİH ALTINOK'UN O YAZISI

Geçen pazartesi, kitabı çıkan eski mankenlerden Tuğçe Kazaz'la birlikte a Haber'de bir programa çıktım. Yayında ülkenin en değerli hukukçularından Kezban Hatemi de vardı.
Program sonrası gelen tepkilere çok üzüldüm.

Twitter yıkılıyordu. Nasıl olurdu Kazaz'la aynı programa çıkardık. "O kimdi ki ekrana çıkmış siyaset hakkında konuşuyordu" vs.

Dünyanın her yerinde ünlü magazinel karakterlerin TV'lere çıkartılıp siyaset gibi alanları dışındaki mecralar hakkında yorumları alınır. Üstelik bu televizyonculukta sıra dışı ve başarılı bir yöntemdir. Türkiye'de kriter, seçilen kişinin politik duruşudur.

Dikkat ettim hiçbirisi Kazaz'ın söyledikleri üzerine değildi. Söylediklerini basit ya da yanlış bulup eleştirebilirlerdi. Ben de programda Kazaz'ın bazı görüşlerini eleştirdim. Ama"sen kimsin, nasıl konuşursun" ne demektir?

Kazaz, Türk televziyonculuğunun, basınının uzmanlık mevzuundaki arızalarının sembolü müdür? Sünni ile Şii'yi ayırmayan gazeteci hanımların TV'lerde Ortadoğu analizi yapmaya çalıştığı medyada Kazaz'ın siyaset konuşması niçin bu denli garipsenir? Eğer mevzu kişiler değil analizlerin içeriğiyse, her tespitinde çuvallayan ve formasyonları da fikir beyan ettikleri alanla uzaktan yakından alakası olmayan gazetecilere niçin tepki gösterilmiyor?
Hadi yukarıda tanımladığım "gaspçıların" Kazaz ya da nefret söylemleriyle lince tabi tutulan diğer figürlere karşı tavırları varoluşlarıyla tutarlı diyelim. Beni asıl şaşırtan daha düne kadar Kürtlüğünden, imam hatipliliğinden, yoksulluğundan, şivesinden ötürü vekilliği, yazarlığı, televizyonculuğu, işadamlığı tartışılan ötekilerin Kazaz'a karşı yükseltilen bu elitist kibre anında ortak olmaları.

Haklısınız, bilmeyen öğrenir de kırocuk ne yapsın?