Melih Altınok: 'Hrant'ı öldürüp Liberalleri kafaladılar'
Hrant'ı seven, onunla birlikte canı yanan pek çok iyi niyetli insan Fethullahçı çetenin bu oyununa geldi.
Ogün Samast'ın Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'i öldürdükten sonra yakalandığı Samsun'da asker ve polislerin yetkililerin kahraman gibi karşılayıp, sarmaş dolaş çektirdiği fotoğraf ve video görüntülerinin ortaya çıkmasının ardından medyada pek çok köşe yazarı bugün konuyu köşesine taşıdı.
O isimlerden biri de Melih Altınok oldu. Sabah gazetesindeki köşesinde Altınok "Hrant'ı öldürüp Liberalleri kafaladılar hatta kullandılar" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Altınok yazısında isim vermeden kah Hayko Bağdat gibi Taraf'ın eski yazarlarına, kah İsmail Küçükkaya gibi Akşam'ın eski genel yayın yönetmenlerine yüklendi.
İşte Altınok'un o yazısında anlattıklar:
Hrant Dink'in katili Ogün Samast'ın, yakalandığında Türk bayrağı
önünde jandarmalarla çektirdiği fotoğrafların video kayıtları
ortaya çıktı.
Tek kelimeyle vahşet!
Üniformalı, takım elbiseli birtakım tipler, insanlıktan çıkmış
halde bir robot gibi oturan katil Samast'ı tebrik ediyorlar,
yüreklendiriyorlar, onunla fotoğraf çektiriyorlar.
Evet, sözünü ettiklerim Hrant'ın, bizlerin canını katillerden,
suikastlardan, terör örgütlerinden korumaya görevli olanlar.
Ama onların biatları Pensilvanya'yaymış.
Peki, ne istediler Hrant'tan? Bir yandan "dinler arası
diyalog" derken, niçin bir gayrimüslimi
hedef seçtiler?
Oyun basitti aslında.
Hrant'ı kendileri vurdurup başkalarının üstüne yıktılar.
Böylece hem Türkiye'nin demokratikleşme fırsatı olan davaları
genişletip vatanseverleri ve yerine göz diktikleri "derin devleti"
tasfiye ettiler. Hem de, 90'ların faili meçhullerine duyarlı
demokratları, liberalleri Hrant'ı
"milliyetçilerin, ulusalcıların"
katlettiğine inandırıp, "onlarla biz
mücadele ediyoruz" diyerek sempati
kazandılar.
Nasıl Uludere Katliamı Kürtleri devlete mesafe alıp PKK'ya
yakınlaştırmak için PKK işbirliğiyle yapıldıysa...
Hrant da Fetullahçı çeteyi demokratlara, liberallere, solculara
"şirin" gösterip siyasetten uzaklaştırmak için
FETÖ eliyle öldürüldü.
***
Hrant'ın katillerinden maaş alan
"arkadaşları"
Hrant'ı seven, onunla birlikte canı yanan pek çok iyi niyetli insan
Fethullahçı çetenin bu oyununa geldi.
Kandırılan yalnızca onlar değildi. Bu cinayetin ardından yaratılan
kutuplaşma, çok sayıda ulusalcı, milliyetçi genci de "Hrant
gibi yerli ve milli bir demokratın
öldürülmesinin gerekli olduğuna
inanacak" kadar kemikleştirdi.
Çünkü Hrant'ın her anmasında, her duruşmasında gerçek katiller
yerine "siyasi iktidar, milliyetçiler,
ulusalcılar" lanetlendi. Onlar da zaman zaman yabancı düşmanlığına da ehliyet veren
ideolojileriyle refleksi davranıp, bu işi adeta "şifahen
üstelendiler"
Özellikle medyada ve sivil toplumda estirilen dalga öylesine
güçlendi ki, bir aşamadan sonra Hrant suikastını aydınlatmaya
yönelik tüm çabalar, katilleri "inatla" gizleme
kampanyasına dönüştü.
Önce Hrant'ın gerçek dostları "Hrant'ın
arkadaşları" kümesinden dışlandı, sonra aile bu kişiler
tarafından "rehin" alındı.
Olayda bir "ters manyel" olduğunun,
Fethullahçıların bu işin içinde olduğuna dair deliler ortaya
çıkınca bile gözlerini kapadılar hatta inkâr nöbetlerine
tutuldular.
Kendilerine, "Katil istedikleriniz çıkmadı
diye mi sessizsiniz" diyen benim gibi
yazarlarına karşısına, Hrant'ın katili FETÖ'nün ekranlarında boy
gösterip maaş da alan "Ermeni
gazetecileri" diktiler.
Evet, evet, ne iş yapıyorsun dediğiniz de
"Ermeniyim" diyen, Fethullahçılar aleyhine
delilleri "Bu dava paralele sığmaz" diye
savuşturan o kullanışlı prototipleri…
Hrant'ı da onun davasını ve hatırasını da sömürüp yok etmeye
çalışan bu "parazitler" hala aralarında
"Hrant arkadaşımızdı" demeye yüz buluyorlar mıdır
dersiniz?
Dün baktım, başka zaman otu çiçeği Twitter'da TT yapan bu
parazitler suskundular.
Sessizlikleri, görüntülerde Samast'ı tebrik eden
"resmi görevliler" FETÖ'cü
çıktıkları için olmasın?
***
Bak şu bağırana!
Hrant'ın katillerinin yeni görüntüleri üzerine sessizlikleri kadar,
okudukları "hariçten" gazellerle dikkat çekenler
de vardı dün.
Onlardan biri Nedim Şener'in Hrant'ın suikastında da adı geçen Ai
Fuat Yılmazer'e gazetesini teslim
ettiğini söylediği şovmendi.
Aynen, hem de "Hrant'ın davasını FETÖ
lehine karartmak" suçlamasıyla tutuklanan o haber
müdürünün kanalında.
Başka söze gerek var mı?