Mehmet Y. Yılmaz, dinden ne istiyor?..

Yakup Yılmaz, yanında kazara()! “Din, İslâm, Müslümanlık, Kuran, Hz. Muhammed" demeye kalkışsanız.....

GAZETECİLER.COM - Medyamızda bazı yazarlar (Bilhassa doğan Gurubu’nda ve Cumhuriyet’te) “Din” adı geçti mi kendilerini kaybediyorlar…
İlle de “İslam” dininden nefret ediyorlar sanki…
Bunların en başında da Hürriyet yazarlarından Mehmet Yakup Yılmaz geliyor…
Bugün de yine bazı kendini bilmezlerin hurafelerini bahane ederek dine çakmış…
“Dinci yasaklamalara bir adım daha” başlığını koyduktan sonra şöyle devam ediyor:
 
GEÇEN haftanın en ilginç olaylarından birisi Ordu Valisi’nin ildeki camilerde bulunan tuvaletlerdeki pisuvarları kaldırma emriydi.
Vali Bey’in gerekçesi "sağlık" ve "dini gereklilikler" olarak ikiye ayrılabilir.
"Sağlık" gerekçesinin pek geçerli olmadığını düşünüyorum. Birincisi eğer erkeklerin ayakta ihtiyaçlarını gidermeleri "prostat kanserine" yol açıyorsa, dünya yüzündeki bütün erkeklerin önünde sonunda bu hastalığa yakalanması gerekir ki böyle bir durum yok.
İkincisi pisuvarların temiz tutulamamasından kaynaklanan sakıncalar olabilir ki, o zaman camilerdeki tüm alaturka tuvaletler için de aynı şey söz konusu olmalı. Ama onların kullanımı serbest!
Demek ki asıl gerekçe "dini gereklilikler" olmalı.
Buraya gelince akan sular duruyor elbette. Bir inanca sahip olanların, o inancın gereklerini yerine getirmelerine kim ne diyebilir ki?
Yani Ordu Valisi, madem böyle inanıyor, evinde, işyerinde, sokakta, misafirlikte ihtiyaçlarını ayakta gidermeme hakkına sahiptir.
Sorun, Vali Bey’in kendi inancını, bir zorunluluk haline getirip, emirler vererek eyleme geçmiş olmasında.
Laik bir ülkede, toplumsal yaşam dinin gerekliliklerine göre düzenlenmez. Devlet, böyle bir düzenlemenin içinde olmaz, olmamalıdır.
Devletin görevi, herkesin kendi inancına göre yaşamasının şartlarını sağlamaktır. Herkesi aynı kurala uymaya zorlamak ancak İslamcı-faşist rejimler için geçerli olan bir durumdur.
Vali Bey’in bu eylemine karşı çıkmak ve bu yanlış kararı geri almak gerekiyor.
"Dini itikada uygun değildir" diye yasaklamalar başlarsa, bunun nerede duracağını kimse bilemez.
Çünkü dini itikada uymayan birçok şey var günümüzün toplumsal yaşamında.
İçki içmekten tutun da, misvak yerine diş macunu kullanmaya, kadınların erkekler ile bir arada çalışmalarına kadar upuzun bir liste yapabiliriz.
Bunun varacağı yer bir dinci rejim olur.
 
Yakup Yılmaz, yanında kazara()! “Din, İslâm, Müslümanlık, Kuran, Hz. Muhammed" demeye kalkışsanız, dünyanızı başına yıkacakmış gibi duruyor değil mi?...
“İnanç”la kavga edilemeyeceğini bilmeyecek kadar dinden uzak…
Oysa dünyanın hiçbir döneminde insanoğlu dinsiz ve inançsız yaşamamıştır…
Yaşamayacaktır da…
Yine her dönemde din bazılarınca yanlış yorumlanmıştır, bundan sonra da yorumlanacaktır ama…
Bunlar, dinin gereksiz olduğu anlamına gelmez…