'Mehmet Y. Yılmaz bunu yapmayacaktı!'

Doğan Hızlan müziksever büyüğümüz olarak olaya el koysun, banştırsın. Veya ben bu "dev polemiğin" taraflannı bir akşam 45'lik'e götüreyim, konuyu Erkin Baba dinleyerek çözelim.

GAZETECİLER.COM - "Şurada kırk yılın başı bir fitne imkânı bulmuşum, hayatta kaçırmam! Büyük ihtimal ilk karşılaşmamızda ikisi bir olup bana girişecekler aslında ama neyse... Kısa keseyim sevgili okur, az sonra Hürriyet'in iki yazannı birbirine düşüreceğim, işimiz var."

Bu satırlar Hürriyet yazarı Kanat Atkaya'nın kaleminden. "Cumartesi sabahı esef verici bir durumla karşılaştım gazetemizde. Medyanın ufuk çizgisinde dev bir polemik belirdi. Mehmet Y. Yılmaz'ın dünkü köşesindeki yazılardan birinin başlığı şöyleydi: "Bas gitarda Recep Tayyip Erdoğan!" Gitmiş İzmir'de kafayı Erdoğan'a takarken bas gitaristlere girişmiş Mehmet Abi.
Hem de öyle böyle değil; bildiğin "gider yapmış..."

"Yok kızlar bunlara bakmazmış da, yok neşe nedir bilmez üplermiş de... Ağır konuşmuş Mehmet Abi, daha da söylemiş zaten. Basçılar hakkında -nedense!- pek çok acımasız şaka vardır müzik âleminde. Önce onlardan örnek vereyim sonra basçılann hakkını savunacağım.

(Şimdi çarşıyı karıştırma kısmına geldik işin...) Amaaa gel gör ki, orkestranın belkemiği pozisyonunda, "sarkık libero" mevkiinde oynayan basçıya yeterli saygı gösterilmiyor.

Dım, dım ha Mehmet Abi? Dım, dım ha?

Aşkolsun vallahi hiç bunca yıllık arkadaşına, bu mesleğin gördüğü en beyefendi insana nasıl bunu dersin Mehmet Abi?

Kimdir bu gazetenin, bu medya ve diplomasi âleminin 1 numaralı bas gitaristi?

Tabii ki Sedat Ergin.

Hoş son yıllarda ud'a yüklendi, bir "multi-instrumentalist" yani "birden fazla enstrüman çalar"a bağladı ama müzik âleminde bas gitarist olarak nam salmıştır. Mehmet Y. Yılmaz'ın bu beklenmedik saldınsına Sedat Ergin nasıl bir karşılık verecek? Artık işin bu kısmı önemli.

Sedat Ergin artık 47 yazıya yayılacak bir "bas savunması" mı hazırlar, Mehmet Y. Ydmaz'ı odasında kıstırıp Fender Jazz Bass'ıyla bas manyağı mı yapar, orasını ben bilemem.

Ama endişeliyim... Doğan Hızlan müziksever büyüğümüz olarak olaya el koysun, banştırsın. Veya ben bu "dev polemiğin" taraflannı bir akşam 45'lik'e götüreyim, konuyu Erkin Baba dinleyerek çözelim.
Yoksa fena kapışır bunlar...