Mehmet Ocaktan kazandı
Mehmet Ocaktan, bugünkü Karar’da “Hukukun üstünlüğü yeter, adı demokrasi” başlıklı yazısıyla günün kazananı oldu.
Hep birlikte görüyoruz ki
Sayın Cumhurbaşkanımızın ya
da Ak Parti yönetiminin Ahmet Davutoğlu ve Bülent Arınç’la arasında hiçbir soğukluk
yok…
Olsa; Erdoğan bunu ima bile etmez…
Doğrudan açıklar kamuoyuna…
*
Ama…
Kimi
meslektaşlarımız, “Davutoğlucu” veya “Arınççı” gibi hiç yakışık almayan yaftalamalar
yakıştırıyorlar Karar Gazetesi ve yazarlarına.
*
Yahu
arkadaşlar…
Aslında hepinizin hedefi aynı değil
mi?..
Hepiniz Ak Parti’nin güçlü, Sayın
Erdoğan’ın da cumhurbaşkanı olarak
devamını istemiyor musunuz?..
*
İyi ama…
Birbirinizi kırıp dökerek; birbirinizi
itibarsızlaştırarak (Elhak, Karar ve yazarları karşı tarafı kırıcı
hiçbir cümle kurmuyorlar.) nasıl olup da Ak Parti’yi güçlü,
Sayın Erdoğan’ı da cumhurbaşkanlığı makamında
koruyabileceksiniz?..
*
Bu girişten sonra sözü
Mehmet Ocaktan’ın bugünkü
Karar’da “Hukukun üstünlüğü
yeter, adı demokrasi” başlığı
altında yayımlanan yazısına getireceğim.
Demokrasiyi ve hukukun üstünlüğü ilkesini
savunmaktan asla vazgeçmeyen; “Batıcılık” değil ama “Batı tipi
demokrasi” öneren Mehmet
Ocaktan bakın ne yazıyor
makalesinin bir yerinde:
*
”Boş verin demokrasiyi,
Kur’an’da her şey var, yönetim işlerini de Batılılardan mı
öğreneceğiz?” Evet, İslam hayatın her alanını kuşatan bir rahmet
dini. Dolayısıyla yeryüzündeki bütün toplumlar İslam’ın hitap
halkasındadır. Bu yüzden de adaletin gerçekleşmesi, zulmün,
haksızlığın ortadan kaldırılması için temel doğruları
vazetmiştir.
Ancak İslam, insanların nasıl bir toplum hayatı
oluşturacaklarını, hangi mimari anlayışla şehirler kuracaklarını,
ne tür ziraat teknikleri uygulayacaklarını, nasıl bir teknoloji
geliştireceklerini ve bunları hangi siyasi modelle yapacaklarını
dayatmaz. Çünkü sözünü ettiğimiz bütün bu alanlar, her çağın kendi
kültürel ve sosyolojik şartlarına göre değişkenlik arz
etmektedir.
Evet, İslam hayatın her alanını kuşatan bir
rahmet dini. Dolayısıyla yeryüzündeki bütün toplumlar İslam’ın
hitap halkasındadır. Bu yüzden de adaletin gerçekleşmesi, zulmün,
haksızlığın ortadan kaldırılması için temel doğruları
vazetmiştir.
Ancak İslam, insanların nasıl bir toplum hayatı
oluşturacaklarını, hangi mimari anlayışla şehirler kuracaklarını,
ne tür ziraat teknikleri uygulayacaklarını, nasıl bir teknoloji
geliştireceklerini ve bunları hangi siyasi modelle yapacaklarını
dayatmaz. Çünkü sözünü ettiğimiz bütün bu alanlar, her çağın kendi
kültürel ve sosyolojik şartlarına göre değişkenlik arz
etmektedir.
*
Evet…
Demokrasi, demokrasi,
demokrasi…
Ve…
Kazanan Mehmet Ocaktan…