Mehmet Ali Alabora
Az önce okuduklarınızı Mehmet Ali Alabora'nın basın açıklamasından alıntıladık...
Gezi Parkı'nda 30 Mayıs'ta sabah çadırların
yakılmasının ardından, haksızlığa uğramışlığın verdiği his ve
yaşanan olayın yoğun duygusal etkisiyle bir tweet attım. Söz konusu
tweette mesele "sadece" Gezi Parkı değil derken, benim
için meselenin Gezi Parkı kadar Emek Sineması'nın yok edilişi,
Şehir Tiyatroları'ndaki yönetmelik değişikliği, Devlet
Tiyatroları'nın kapanmak üzere oluşu, Kadıköy'deki Kuşdili Çayırı,
Haydarpaşa Garı gibi meseleler olduğunu 10 Haziran 2013 tarihinde
yapmış olduğum basın toplantısında da ifade etmiştim. Tweetimin, o
sıradaki duygularımı yansıtmak dışında bir amaçla, siyasi bir hedef
için atılmadığını bir kez daha belirtmek
isterim.
Ben savaş karşıtı, doğa savunucusu,
ifade özgürlüğünü ve demokrasiyi savunan ve her fırsatta her türlü
darbeye karşı olduğunu dile getiren bir sanatçıyım. Siyasetçi
olmayı hiç düşünmedim, düşünmüyorum.
Az önce okuduklarınızı Mehmet Ali Alabora'nın basın açıklamasından alıntıladık...
Her cümlesine inanıyor, seçtiği her kelimenin büyük bir özenle cümlelerin içine yerleştirilmiş olduğunu düşünüyoruz...
Ve...
Kendisine hak veriyor; günlerdir üzerinden çevrilmek istenen kirli oyunu kınıyoruz...
Ki...
Biz bugün Alabora'yı "niyet okumasıyla" yerden yere vuranların geçmişte "niyet okumasıyla yerden yere vurulmalarına" da karşı çıkmış, bu nedenle o günün güçlüleri tarafından kovulmuş, itilmiş, kakılmış her türlü ezaya mahkum edilmiştik...
O gün niyetleri okunarak ezildikleri için yanında olduklarımız bugün niyet okuyarak başkalarını ezerken sessiz kalamazdık...
Mehmet Ali Alabora'nın bu haklı mücadelesinde yanında yer alıyor; bu gün için henüz kazanmış olmasa bile gelecekte kazanacağına olan inancımızla daha bugünden "Mehmet Ali Alabora kazandı" diyoruz....