Medyadan Kılıçdaroğlu'na kıyak...

Dün… Mağdur edilen Kılıçdaroğlu’na ben de sempati duydum… Kim bilir?.. Belki de acıdım...

Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiriyorum…
Ama…
Onu eleştiriyor olmam…
Kendisine haksızlık yapılmasına göz yummamı gerektirmiyor…
*
Haftada sadece bir kere…
O da gurup toplantısında yaptığı konuşmayla ulaşabiliyordu halka…
Ve…
Haber kanalları içinde sadece…
Halk TV, cnntürk, ntv ve habertürk ekranları yayımlıyordu o konuşmalarını…
*
Bu hafta…
Kılıçdaroğlu’nun konuşma yapacağı saat…
Cumhurbaşkanı’na tahsis edildi…
Bütün televizyonlar haliyle
Cumhurbaşkanı’nın konuşmasını yayınladı…
*
Kılıçdaroğlu sadece Halk TV izleyenlerine seslenebildi…
*
Ey bu engellemeyi yapan Ak Parti
Ve…
CNNTÜRK, NTV, HABERTÜRK yöneticileri…
Cumhurbaşkanı’na zarar verdiğinizin farkında değil misiniz?..
*
Minik bir araştırma yaptırın…
Göreceksiniz ki:
Vicdan sahibi
Ak Partili seçmenler de bu duruma üzülüyorlar…
*
Ve biliyor musunuz?..
Dün…
Mağdur edilen Kılıçdaroğlu’na ben de sempati duydum…
Kim bilir?..
Belki de
acıdım...


MELEKLER DİŞİ Mİ? ERKEK Mİ?”

Ana akım haber kanallarındaki televizyon programlarında; Almanya ve Hollanda (Aslında bütün AB) ile çıkan sürtüşmelerden sonra neler olacağı tartışılmıyor...
Çözüm öneren de yok…
*
Peki ne tartışılıyor?..
Kara mizah gibi…
Çıkan sürtüşmenin “Evet” oylarını mı?..
Yoksa
“Hayır” oylarını mı arttıracağının kavgası yapılıyor…
*
Fatih Sultan Mehmet ve orduları Bizans’ı kuşatmışken…
Kilise,
“melekler dişi mi? Erkek mi?” sorusunu tartışıyorlardı...

KIYAMET Mİ KOPAR?..

Tartışmacılar siyasi parti amigoları olduğu için…
Ya
“Hükümet mutlak haklı” deniliyor…
Ya da
“Hükümet mutlak haksız”…
*
Yahu…
Olabilir mi?..
Hele böyle bir sürtüşmede…
Taraflardan biri sadece “haksız”…
Ya da sadece
“haklı” olabilir mi?..
*
Hükümetin
“haklı” olduğu yerler ile “haksız” olduğu yerleri samimiyetle söyleseniz ne olur?..
Kıyamet mi kopar?..


ANLA ÖZKÖK ANLA ARTIK…

Ertuğrul Özkök, Abdülkadir Selvi’nin “Hayır rüzgârı tersine döndü...” iddiasına inanmamış belli ki…
“Olayların üzerinden 24 saat geçmeden, bir araştırma yapılmış ve rüzgârdan daha hızlı şekilde, rüzgârın tersine döndüğü saptanmış?” diyor…
*
Özkök böyle düşünmekte haklı olabilir…
Ama…
Selvi ne yapsın?..
O da haklı…
*
Hatırlayın…
“Henüz evetler hayırları geçmiş” değil mealinde bir başlık attı…
Az daha
linç edilecekti…
Bu sefer…
Belki affedilir diye, tam tersini yaptı…
*
Anla Özkök anla artık…
Pabuç çok pahalı…
Çokkkk…



CENNET ONLAR İÇİNDİR…

Âli İmran Suresi 133 ve 134. Ayetlerde; öfkesini yenenler ve insanları affedenler için cennet hazırlandığı müjdelenir…
*

Ama…

“En inançlı”
bilinen gazeteciler bile o kadar öfkeli…
O kadar kindar ki…
Kuran’ı bir kere bile okumamış gibiler…
*
Kim bilir…
Belki de…
Akıl tutulması yaşıyorlar?..


AKILLI İLE AKILSIZ FARKI...

Akıllı gazeteci/yazar/TV tartışmacısı:
Yazmadan/Konuşmadan önce…
“Ne söyleyeyim” diye düşünür…
*
Akılsız ise…
Hiç düşünmeden söyler söyleyeceğini…
Hiç düşünmeden yazar yazacağını…
Sonra da:
“Neden söyledim?.. neden yazdım?..” diye pişmanlık duyar…


BAŞARILI OLAMIYORUZ...

Bilinir ve kabul edilir ki:
Diplomasi silahsız savaş sanatıdır...

*
Son sürtüşmeler gösterdi ki:
Biz
Türkler
Pek çok sanat dalında olduğu gibi…
Diplomaside de başarılı olamıyoruz...


FARKINDA MISINIZ?..

Ana akım medya haber kanalları bir “facia”…
Çünkü…
Anayasa değişikliğini…
Hayatında
“Hukuk fakültesi” görmemiş “fanatik taraftar” gazeteciler ile…
Anayasa hukuku konusundaki bilgisi, sokak futbolu kadar bile olmayan siyasi parti amigosu akademisyenler tartışıyor…
*
Kalp ve damar hastalıklarını, kasapların tartışmaları gibi bir şey yani…