Medyadaki 'Tasfiye açılımı' patronların sorunu
Mehmet Barlas medyadaki tasfiye listelerini ilgi çekici ve eğlendirici buluyor ama asıl korkması gekenlerin gazeteciler ve köşe yazarları olmadığını söylüyor.
Sabah gazetesi başyazarı Mehmet Barlas medyadaki tasfiye listelerini ilgi çekici ve eğlendirici buluyor ama asıl korkması gekenlerin gazeteciler ve köşe yazarları olmadığını söylüyor...
Patronlar ve siyasetçiler
Gazetecilerin birbirleri hakkında sanal tasfiye
listeleri hazırlamaları tabii ki ilgi çekici ve eğlendiricidir.
Oysa tasfiye edilmekten korkmaları gereken gazeteciler de, gazete
yazarları olmamalıdır.
Asıl siyasetçileri ve medya patronlarını ilgilendirmesi
gereken bir meseledir bu "Tasfiye Açılımı" konusu.
Mesela "28 Şubat post-modern darbe"sinin asli
faillerinden olan "Kartel medyası"nın hangi
yöneticisi ve yazarı tasfiye edilmiştir ki?
Buna karşı onların patronlarının ellerinden gazeteleri ve
televizyonları alınmış, bunlardan bazıları hapse bile
girmişlerdir.
Aynı şekilde 28 Şubat'a bulaşmış partiler barajın altında
kalmışlar, bazı liderler siyasetten tasfiye edilmişlerdir.
Yakın geçmişteki bu tasfiye sürecini etken bir katılımcı olarak
yaşayan ve hâlâ demokrasi karşıtı çizgide icra-ı faaliyet eyleyen
gazete yönetici ve yazarlarının, meslektaşlarına dönük tasfiye
listeleri yapmak yerine artık patronlarını tasfiye dışında tutmaya
çalışmaları gerekmez mi?