Mali Poliste büyük (!) tahsilât!..
Daha ödenecek 280 milyon Dolar borcu olan bir gurubun ortaklarından birinden 5 bin dolar (toplam borcun ellibinde biri. 1/50.000) tahsil edilir…
GAZETECİLER.COM
- Mali polisten bir dostumuz
telefon etti…
“Size bir şey anlatayım da gülün
biraz”…
Ve anlattı…
Hayyam Garipoğlu,
12 yıl önceki bir bankacılık işlemi bahane
edilerek mali Polise götürülür…
Sorgusundan önce tam 6 saat
bekletilir bir odada…
Polis dostumuz Garipoğlu’nun
ifadesinin alınması için bu kadar bekletilmesini
anlayamaz…
Bir başka arkadaşına “Yaa bu adamı
neden tutuyoruz burada?.. Alalım ifadesini gönderelim”
der…
Meslektaşı güler…
Bu konuşmadan bir süre sonra,
ellerinde çantalarıyla iki adam gelir Hayyam Garipoğlu'nun
bekletildiği odaya…
Polislere bile danışmadan
Garipoğlu’nun üstüne yürürler…
Garipoğlu’nun gözleri korkudan fal taşı gibi açılır…
Polisler müdahale etmek
isterler…
Adamlar kimliklerini açıklarlar:
TMSF'nin avukatıdır ikisi de…
Ve bu iki adam, ifade vermek için
yaklaşık 5.5 saattir bekleyen Garipoğlu’nun üstünü
ararlar…
Cep telefonuna… Cebinden çıkan,
1000 Dolara ve 7 bin liraya el koyarlar…
Ve böylece…
Daha ödenecek 280 milyon Dolar
borcu olan bir gurubun ortaklarından birinden 5 bin dolar (toplam
borcun ellibinde biri. 1/50.000) tahsil edilir…
Sonra ne mi olur?..
Garipoğlu ifadesi alındıktan sonra cebinde otobüse binecek para bile
kalmamış haliyle serbest(!) bırakılır…
Garip bir
ülkede… Garip bir işadamına… garip bir uygulama…
Bu Hayyam Garipoğlu’nun, Münevver
Karabulut cinayetinin bir numaralı sanığı C.G’nin (cinayet zanlısı
delikanlının adının açıkça yazılması hukuken suç olduğu için açık
adını yazmadık) amcası olduğunu hatırlatmaya gerek yok
sanırız…
Nasıl “Adalet!”
ama?..
Asıl zanlıyı yakalayamıyorsan…
buna gücün yetmiyorsa, hukuku kullanarak yakınlarını taciz
et…
Mali polisteki dostumuz
"gülün biraz" demişti ama "suçta
kişisellik" ilkesini bildiğimiz için
gülemedik...
Belki "gülenler"
çıkabilir...