Mahmut Övür, Biden'cılara Markar Eseyan'ı örnek gösterdi
Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür, sözde Ermeni soykırımı ile ilgili tavrını ortaya koyan Biden'a güzelleme yapanlara Ermeni aydın Markar Eseyan'ı örnek gösterdi.
Markar Eseyan'ın Osmanlı dönemini iyi bildiğini ve ırka dayalı bir ayrımı kabul etmediğini belirten Mahmut Övür, Eseyan'ı rahmetle anmamız gerektiğini de bir kez daha hatırlattı.
Mahmut Övür, bunun yanında ülkemizdeki Biden'cılara da Markar'ın bu tavrını örnek gösterdi.
İşte o yazı:
ABD Başkanı Biden, son silahı soykırım iddiasını da
kullanarak Türkiye'yi sıkıştıran bir hamle yaptı. Bu hamlenin bir
ayağı da zaten parçalı iç cepheyi daha da parçalamaktı. Başarısız
olduğu da söylenemez. HDP ve solun bir kesimi buna dünden hazırdı.
CHP ve İYİ Parti de Biden'dan çok Başkan Erdoğan'a
yüklenerek bu hamleye katkı sundu.
Bu tablo bana sevgili Orhan Miroğlu'nun Markar
Esayan'ın ardından, bu coğrafyada onlarca halkın nasıl
bir arada yaşadığının sırrını açıkladığı o harika
yazısını hatırlattı. İşte o harika yazının özeti:
MÜHÜRLENMİŞ HÜZÜN
Markar Esayan'ı kaybettik. O bu güzelim ülkede yaşayan milyonların
tarihin içinden geçtiğimiz bu "tuhaf
zamanlarında" gerçekleştirdiği beyaz
devrime "amasız, fakatsız" inanmış bir yoldaşımızdı,
başımız sağolsun, kardeşimizin toprağı bol olsun.
Galiba birbirimizi bir Kürt ve bir Ermeni olarak iyi
anlıyorduk.
Markar'ın son yolculuğu;
"mühürlenmiş zamanlardan" çıkıp gelmiş bir Ermeni
aydınının zamansız ve çok erken ölümünü, "mühürlenmiş
hüzün" gibi yaşayan dostlarının, bir dosta,
bir kardeşe derin bir vefası gibi
yaşanacak, biliyorum.
Dostumuz, arkadaşımız Markar Esayan, halkının yaşadığı acının
ve kederin farkındaydı elbette.
Ermeni aydınlarının Hrant Dink'in yönetimi altında
çıkardıkları Agos gazetesine Hrant gibi ve onunla beraber
yıllarını vermişti.
1878 Berlin Konferansı'na kadar tebaa-i sadıka unvanını kazanmış
bir milletin neferi olan Markar, tıpkı Hırant Dink gibi bu kanun-u
kadimin şuuruna sahipti. Osmanlı devlet geleneğinin ne olduğunu
idrak edebilmiş bir Ermeni aydını olarak Markar, 1878'den itibaren
yaşananların farkındaydı.
Osmanlı'nın zeval çağından; dünya ifsad çevrelerinin istifade
ettiklerini biliyordu ve büyük devlet geleneğinden sapıldığının
şuurundaydı.
NEDİR BU DEVLET GELENEĞİ?
Bu devlet geleneğini kimler inşa ve ihya etti?
Selahaddin Eyyubi Kürt'tü, Şafii'ydi. Ancak Hanefi-Maturidi
hukukun ihyasıyla Haçlı seferlerini durdurdu.