Levent Gültekin
İnternethaber
Okurun biri beni “tavşan boku”na benzetiyor…
Ne kokuyormuşum, ne bulaşıyormuşum…
Birinci düzeltme…
Ne kokan ne bulaşan tavşan değil keçi bokudur…
İkinci düzeltme, ne kokmak istiyorum ne de bulaşmak…
Yaptığım/ız siyasi amigoluk yapmadan, objektif bakarak olayları yorumlamak…
Bakın yazarlarımızdan Levent Gültekin bugünkü yazısının bir yerinde ne diyor
Ortada akla hayale sığmayacak yolsuzluk iddialar
var.
Ses kasetleri var. Görüntüler var. Her şey
hepimizin gözü önünde oluyor.
Fakat AK Parti
muhaliflerinin dili, AK Parti tabanının bu iddialara inanıp ona
göre tutum belirlemesinin önünde büyük bir engel teşkil
ediyor.
Yazı ve haberlere sinen kontrolsüz öfke ve
hakaretamiz ifadeler, insanları savunma psikolojisine
itiyor.
Ve sonra da hepimiz soruyoruz: “AK Parti
seçmeni,yolsuzluk haberlerinden niçin
etkilenmiyor?”
Etkilenmiyor, çünkü medyanın ‘savaş
dili‘ işi bozuyor.
Yazılarda, haberlerde analiz yok.
Bilgi yok. Sükunet yok. Estetik yok. Serinkanlılık yok. Saygı yok.
Tutarlılık yok. Efendilik, çelebilik, centilmenlik
yok.
Seçmen de karşısında tarafsız aydınlar değil
hırslı, öfkeli rakipler görüyor.
Bana sorarsanız bir
gazeteci, eğer demokrasi talep ediyorsa, öncelikle kendi üslubunda
demokratlığın tadını yansıtmalıdır.
Kurum olarak işte bu ilkelerle yazıyoruz…
Yazılarında “analiz, bilgi, sükûnet, estetik, serinkanlılık, saygı, tutarlılık, efendilik, çelebilik, centilmenlik olmayan” yazarları; hangi siyasi mahalleden olursa olsun eleştiriyoruz…
Eleştireceğiz…
Levent Gültekin’e teşekkür ediyor kendisini “Günün Köşe Yazarı” seçiyorum…