Kütahyalı'dan, Altaylı'ya ağır cevap var...
Hem Mustafa Sarıgül ve hem de Gürsel Tekin ile ayrı ayrı yemek yediğini açıklayan Kütahyalı; Altaylı'nın makalesini....
GAZETECİLER.COM (ÖZEL
HABER)
Rasim Ozan Kütahyalı ile Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül geçtiğimiz günlerde Nişantaşı'nda bir kafede baş başa yemek yerler.
Fatih Altaylı'nın yakın dostlarından biri de yandaki masadadır.
Genetik olarak hem Sarıgül ve hem de Kütahyalı düşük volümlü konuşamadıkları için yaptıkları sohbet yan masada yemeğini yemekte olan Altaylı'nın dostu tarafından da rahatlıkla duyulmaktadır.
Tabii ki öylesine "etkin" dostu olan yurttaşımız duyduklarını hemen Altaylı'ya ulaştırır.
Ve Altaylı da köşesinde şöyle yazar:
"Türedi gazeteci", "çare siyasetçi"ye "aday olursan Tayyip Bey'e hiç dokunmayacaksın; ozaman bizimkilerde sana dokunmayacak, anlaştık mı Başkan?" demiş.
Siyasetçi, kendini iktidar partisi adına konuşmaya yetkili gören türediye "ben asla ve asla Tayyip Bey'i eleştirmem, hatta başkan seçilirsem Kadir Bey'den daha uyumlu çalışırım; lütfen bunu ilet Sayın Başbakanı'ma" yanıtını vermiş.
Ardından ikili İstanbul'un diğer ilçelerinde kimin başkan olması gerektiğine dair fikir alış verişinde bulunmuşlar."
Kütahyalı, Altaylı'nın yazısında adı geçmediği halde bugünkü Sabah'ta işte o makaleye "Medya ve siyaset: Fatih Altaylı'ya cevap" başlığı altında yayımlanan yazısıyla cevap verdi.
Hem Mustafa Sarıgül ve hem de Gürsel Tekin ile ayrı ayrı yemek yediğini açıklayan Kütahyalı; Altaylı'nın makalesini "yaygara koparmak" olarak nitelerken iki ünlü ve etkin siyaset adamının kendisiyle konuşmak ihtiyacını duymalarının da sahip olduğu konumun gücünden kaynaklandığını savundu..
"Altaylı'nın da içlerinde olduğu Eski Türkiye döneminin önemli gazetecilerini sahip oldukları güç, etki ve dizayn yeteneğinden ötürü değil evrensel liberal demokratik ilkelere aykırı vicdansız işler yaptıkları için eleştirdiğini" savunan Kütahyalı böylece yeni bir medya polemiğinin de fitilini ateşlemiş oldu.
Kütahyalı'nın makalesini okumak için tıklayın
Rasim Ozan Kütahyalı ile Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül geçtiğimiz günlerde Nişantaşı'nda bir kafede baş başa yemek yerler.
Fatih Altaylı'nın yakın dostlarından biri de yandaki masadadır.
Genetik olarak hem Sarıgül ve hem de Kütahyalı düşük volümlü konuşamadıkları için yaptıkları sohbet yan masada yemeğini yemekte olan Altaylı'nın dostu tarafından da rahatlıkla duyulmaktadır.
Tabii ki öylesine "etkin" dostu olan yurttaşımız duyduklarını hemen Altaylı'ya ulaştırır.
Ve Altaylı da köşesinde şöyle yazar:
"Türedi gazeteci", "çare siyasetçi"ye "aday olursan Tayyip Bey'e hiç dokunmayacaksın; ozaman bizimkilerde sana dokunmayacak, anlaştık mı Başkan?" demiş.
Siyasetçi, kendini iktidar partisi adına konuşmaya yetkili gören türediye "ben asla ve asla Tayyip Bey'i eleştirmem, hatta başkan seçilirsem Kadir Bey'den daha uyumlu çalışırım; lütfen bunu ilet Sayın Başbakanı'ma" yanıtını vermiş.
Ardından ikili İstanbul'un diğer ilçelerinde kimin başkan olması gerektiğine dair fikir alış verişinde bulunmuşlar."
Kütahyalı, Altaylı'nın yazısında adı geçmediği halde bugünkü Sabah'ta işte o makaleye "Medya ve siyaset: Fatih Altaylı'ya cevap" başlığı altında yayımlanan yazısıyla cevap verdi.
Hem Mustafa Sarıgül ve hem de Gürsel Tekin ile ayrı ayrı yemek yediğini açıklayan Kütahyalı; Altaylı'nın makalesini "yaygara koparmak" olarak nitelerken iki ünlü ve etkin siyaset adamının kendisiyle konuşmak ihtiyacını duymalarının da sahip olduğu konumun gücünden kaynaklandığını savundu..
"Altaylı'nın da içlerinde olduğu Eski Türkiye döneminin önemli gazetecilerini sahip oldukları güç, etki ve dizayn yeteneğinden ötürü değil evrensel liberal demokratik ilkelere aykırı vicdansız işler yaptıkları için eleştirdiğini" savunan Kütahyalı böylece yeni bir medya polemiğinin de fitilini ateşlemiş oldu.
Kütahyalı'nın makalesini okumak için tıklayın