Kürt hareketinin sesini kesmek mümkün mü?

"Kürt sorununun çözümünün olmazsa olmazlarından birinin güçlü bir Kürt medyası olduğunu söylediğimi iyi hatırlıyorum. "

GAZETECİLER.COM - Vatan yazarı Ruşen Çakır, "Kürt hareketinin sesini kesmek mümkün mü?" sorusuna yanıt aradığı yazısında sosyal medyanın bu kadar etkili olduğu bir dönemde gazete kapatmanın hiç bir anlamı olmadığını yazdı.

"Bundan bir buçuk yıl önce Abdullah Öcalan'ın avukatları, yanlarında Özgür Gündem yazarı Cengiz Sapmaz ile birlikte farklı siyasi çizgilerden köşe yazarlarını dolaşıp İmralı ile kamuoyu arasında bir tür köprü olmaya çalışıyorlardı. O görüşmelerinden birinde Cengiz'e, Kürt sorununun çözümünün olmazsa olmazlarından birinin güçlü bir Kürt medyası olduğunu söylediğimi iyi hatırlıyorum. Aradan geçen sürede Öcalan'ın dış dünyayla ilişkisi hemen hemen kesildi, avukatlarının önemli bir bölümü cezaevine konuldu, Cengiz'in de dahil olduğu çok sayıda gazeteci tutuklandı. Son olarak mahkemenin Özgür Gündem Gazetesi'ni kapatma kararıyla devletin Kürt siyasi hareketinin sesini kesmede epey kararlı olduğunu gördük.

Peki bu mümkün mü? Tabii ki değil, hele sosyal medyanın bu kadar yaygın ve etkili olduğu şu dönemde. Kaldı ki geçmişte de devlet özgürlükleri genişletmek yerine baskı politikalarını tercih etmiş ama hiçbir sonuç elde edememişti. Tansu Çiller'in başbakanlığı dönemi bu açıdan çok çarpıcı bir örnektir. Yargısız infaza kurban giden gazeteciler, gazete dağıtıcıları ve nihayet bir sabah Özgür Gündem Gazetesi'nin İstanbul'daki merkezinin havaya uçurulması... Ama bugün Çiller'in neyle uğraştığını kimse bilmiyor, galiba merak da etmiyor. Çiller'in partisi bile tarihe karıştı ama onun yok etmek için yasadışı yollara bile başvurduğu hareket daha güçlü bir şekilde yoluna devam ediyor.

Acıdır, aradan geçen süredeki belki de tek fark "yargısız"ların yerini "yargılı" infazların almış olması. Bu arada ilginç ama düşündürücü bir ayrıntı: Dün Çiller'e bu akılları verenler, bugün hiçbir şey olmamış gibi varlıklarını sürdürüyor ve kafalarını kızdıranları, kendilerini özel yetkili savcılara şikayet etmekle korkutmaya çalışıyorlar!"