Kovulduğu söylenen Ahmet Taşgetiren açtı ağzını yumdu gözünü
Star Gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, bugünkü köşe yazısında 'İslamcı' yazarları hedef gösteren Fuat Uğur ve Cem Küçük'e çok sert tepki gösterdi.
Star gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, bugünkü yazısında TGRT'de "Medya Kritik" programını sunan Cem Küçük ve Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur için "iki soytarı" ve "onun bunu iti-köpeği" ifadelerini kullandı.
İktidara yakın medyada kılıçlar çekildi, ortalık adeta toz duman. AK Parti adına ahkam kesmekle eleştirilen Cem Küçük ve Fuat Uğur, hükümete muhalif olmakla suçladığı 'İslamcı' yazarların AK Parti'den tasfiyesini istiyor.
Referandum kampanyasında gizli 'hayır'cı olmakla itham edilen isimlerden Ahmet Taşgetiren, "Ne oldu?" başlıklı yazısında bu iki isme ateş püskürdü.
Star'dan kovulduğu yönünde medyada çıkan haberlere değinen Taşgetiren, yazılarına son verildiği iddiasını sorduğu Star Medya İcra Kurulu Başkanı Ahmet Bayraktutar'ın "Ben de o haberlerle boğuşuyorum, nereden kaynaklandığına bakıyorum. Tabii ki öyle bir şey yok” cevabını köşesinde aktardı.
"KENDİME ZAMANEYE GÖRE AYAR VERECEK DEĞİLİM"
Taşgetiren, ayrıca konuyla ilgili "Daha önce de yazılarımla ilgili gerilim olduğunda Ahmet Bayraktutar'ı aradım ve kendisine “Veda yazısı hazır” dedim. “Ethem Bey'le de her şeyi yeniden konuşabiliriz.” Kendime zamaneye göre ayar verecek değilim." ifadelerine yer verdi.
"Çizgim belli. Müslümanım." diyen yazar, davasını "İslam'ın tüm insanlık için en yüksek değerler manzumesi olduğuna ve insanlığın bu değerlerle buluşması için her türlü gayretin gösterilmesi gerektiğine inanıyorum" sözleriyle anlattı.
İnsanımızın “özgül ağırlığı”nın artırılmasının en hayati mesele olduğunu yazan Taşgetiren, yazısına böyle devam etti:
DESTEĞİM DE ELEŞTİRİLEBİLİR İTİRAZLARIM DA
“Tayyip Erdoğan'ın ayağına taş değmesin” diye yazdığımda da insan kutsamıyorum, benim baktığım yerden önemine işaret ediyorum. Eleştiri yapıyorsam, aynı hassasiyet içinde hareket ediyorum. Şunu da söyleyeyim: Desteğim de eleştirilebilir, itirazlarım da.
Tayyip Erdoğan'ın, bir siyasi lider olarak, başka insanların da kendisiyle buluştuğu insan olması tabii. Bir siyasi lider zaten toplumda pek çok yönelişin ortak bileşkesi olabildiği ölçüde başarılı olacaktır. Ben de mesela İslam'la ilgili bir misyonu, ülkenin ve insanlığın pek çok ortak paydası ile buluşturamıyorsam, zaten bir adım ilerlemem mümkün değil.
“Misyon” olarak belirlediğiniz bir çizginiz varsa, atacağınız adımları, söyleyeceğiniz sözleri, yapacağınız değerlendirmeleri o hassasiyetlerle yapmanız kaçınılmaz.
Şimdi, koordinatlarımı ifade ettim. Bu çerçevede yazmaya devam edeceğim. Eleştirilerim de olur, takdirlerim de.
KONUŞALIM TARTIŞALIM, SOYTARILAR GELMESİN
Üzerime insanlar gelsin, konuşalım, tartışalım. Soytarılar gelmesin, onun bunun iti - köpeği gelmesin. Tetikçilerle işim yok. Benim Tayyip Erdoğan'la ya da Ak Parti ile arama nereden geldikleri ve şimdi nerede durdukları belli olmayan adamlar girmesin. İş o hale geldiyse zaten ortada ciddi bir problem var demektir. “Ak Parti'nin İslamcıları tasfiye edip etmemesi” diye bir tartışma başlığı açılmışsa ipin ucu kaçmaya başlamış demektir.
"TAŞGETİREN'İN BAŞKA OLMAYA HİÇ Mİ HİÇ NİYETİ YOKTUR"
TV ekranlarında tetikçilerin Ak Parti adına ahkam kestiği bir ortamda iş ciddiye alınmıyorsa, ipin ucu kaçmaya başlamış demektir.
Ahmet Taşgetiren böyle yazacaktır.
Başka şeyse Ahmet Taşgetiren'in başka olmaya hiç mi hiç niyeti yoktur."