Kim bilir... Belki de...
“Bir suçu açığa çıkaran görüntülerin mahkeme izni almaksızın çekilmiş olduğu savunması, suçluyu ve suçu korumak anlamına gelmez mi?”…
Erdem Tülübaş
Zonguldak’ın Gökçebey ilçesinde esnaf…
4 yıl önce görücü usulüyle evleniyor Tuğba Hanım’la…
2 yıl sonra, Orhan babanın “batsın” dediği bu
dünyaya bir kız çocukları “konuk” oluyor…
Adını “Esila/Akşamüzeri” koyuyorlar…
*
Buraya kadar bütün dünyada benzerine milyonlarca rastlanan
evlilik haberlerinden biri…
Ama…
Asıl ondan sonrası önemli…
Çünkü…
SORMAYA KORKUYOR ÇÜNKÜ…
Bazı akşamüzerleri (Küçük kızın adı sanki aynı
zamanda kaderiymiş gibi.) baba Erdem Tülübaş eve
geldiğinde, kızının vücudunda morluklar görüyor…
Ve…
“Acaba?” sorusu kafasını kurcalamaya başlıyor.
“Acaba karım kızımızı dövüyor mu?..”.
*
Sormaya korkuyor çünkü…
Karısı ya, “nasıl olur da benden öyle bir vahşilik
beklersin?” deyip kendisine kırılırsa, gücenirse,
darılırsa?..
*
“En doğrusu, bir gizli kamera koyup tespit
etmek” diye düşünüyor…
Ve…
Aynen uyguluyor bu düşüncesini…
POLİSE ŞİKÂYET EDİYOR.
Yine bir akşamüzeri, koyduğu gizli kamerayı açıp gizlice
seyredince…
Haklı olduğunu anlıyor…
Küçük Esila annesi tarafından dövülüyor.
*
Erdem Tülübaş görüntüleri alıp polise
giderek, şikâyetçi oluyor.
“Gizli kamera” görüntülerini izleyen polis, Anne Tuğba
Tülübaş’ı gözaltına aldıktan sonra savcılığa sevk
ediyor.
ÜÇ AY UZAKLAŞTIRMA CEZASI…
Savcı, kızını dövmediğini iddia eden Tuğba Tülübaş’a
görüntüleri izletiyor…
Ve... Bir yandan soruşturma açarken diğer yandan
da “3 ay evden uzaklaştırma” cezası
talebiyle mahkemeye sevk ediyor.
*
Yargıç, ekranlarda duymaktan gına geldiğimiz:
Masumlar için “ürkütücü”…
Suçlular için “kurtuluş” olan o ünlü “gerekçeyi”
söylemiyor…
Yani:
“Bu görüntüler, şüphelinin haberi olmadan çekilmiş, o nedenle
kanuni delil olarak kabul edemem” demiyor…
“Dayakçı” anneye, “3 ay evden uzaklaştırma
cezası” veriyor.
NNNNININNN…
Bu gelişmeler üzerine iki taraf da birbirlerine
karşı “boşanma davası” açıyor…
Erdem Tülübaş Zonguldak mahkemesinde açıyor davasını.
Tuğba Tülübaş ise şu anda yaşamakta
olduğu Çorlu’da…
*
Ve…
Nnnnınınnn…
Gerçekten ancak bir filmde izleyebileceğimiz bir mahkeme
kararıyla tanışıyoruz…
Nasıl mı?..
Söyleyeyim…
*
Çorlu’daki mahkeme, küçük Esila’nın geçici vesayetini “şiddet uyguladığı” gizli kamera görüntüleriyle “kanıtlanan” anneye veriyor…
KİM BİLİR?..
Neden anneye veriyor vesayeti?..
Bilmiyorum ki…
Haberi yapan DHA muhabiri gerekçesini ya öğrenmemiş ya da
yazmamış…
*
Kim bilir?..
Belki de…
İki yaşındaki kızını dövdüğü iddia edilen anne Tuğba
Tülübaş’ın dava açtığı mahkeme yargıcının gerekçesi
de “Görüntüleri yasal delil kabul edemem çünkü izinsiz
çekilmiş” diye düşünmüş olabilir…
VE DEEEE…
Anne Tuğba Tülübaş da Türkiye’de pek çok
kişinin “o görüntüler gizli kamerayla alındı delil kabul
edilemez” savunmasıyla ceza almaktan kurtulduğu gibi
kurtulabilir…
Ve…
Kızını dövmeye devam edebilir…
CEVABI ARANAN SORU…
Şimdi hepimizin…
En çok da yargıçların cevap vermeleri gereken soru şu:
“Bir suçu açığa çıkaran görüntülerin mahkeme izni almaksızın
çekilmiş olduğu savunması, suçluyu (Görüntülere göre şüpheli
olmaktan çıkıyor.) ve suçu korumak anlamına gelmez
mi?”…
Yakup MURAT…
İlgili haberin linki.