Kılıçdaroğlu'ndan Engin Ardıç'a gazi tepkisi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sabah yazarı Engin Ardıç'ın "Çakma gaziler" başlığıyla yayımlanan yazısına tepki gösterdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sabah yazarı
Engin Ardıç'ın "Çakma gaziler" başlığıyla yayımlanan yazısına tepki
gösterdi. Kılıçdaroğlu, "Sensin şaklaban" dedi.
Engin Ardıç, söz konusu yazısında, "15 Temmuz gazileri
törenlerde kılık değiştirmediler, kendilerine 'şekil' yapmadılar.
Çünkü şaklaban değillerdir" ifadesini kullanmıştı.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları:
"Mehmet Alkan aramıza hoşgeldi, şeref verdi. Kardeşi Yüzbaşı
Ali Alkan, Beytüşşebap'ta şehit oldu. O bütün şehitler gibi,
gaziler gibi bizim onurumuz. Bir şehit yakını ordudan atıldı.
Sadece ve sadece böyle konuştuğu için bir KHK ile ordudan
atılıyorsa, bütün gazilere, şehit yakınlarına sesleniyorum; Bu
tabloyu içinize sindiriyor musunuz? Elinizi vicdanınıza
koyacaksınız ve oyunuzu öyle kullanacaksınız.
Sadece ordudan atılmadı, pasaport verilmedi, beylik tabancası
verilmedi, emekli ikramiyesi verilmedi, OYAK'taki birikimine el
konuldu, kredi kartı bile verilmedi. Sivil ölüme mahkum oldu.
Bunları yapanların yatacakları yeri yok.
İki gazimizi darp edebiliyorlar. Cesareti kimden alıyorlar.
Bunun sorgulanması lazım. Vicdan sahibi olan herkese sesleniyorum.
Gazileri darp etmek nedir? Yeri gelir askere gitmezsin, yeri gelir
çocuğunu göndermezsin, yeri gelir arkana bakmadan kaçarsın. Bütün
gazilerimize sahip çıkacağız. Onlara kalkan her el millete kalkmış
eldir.
Havuz medyasından bir köşe yazarı gazilere şaklaban diyecek
kadar aklını yitirmiş. Aslında kendisi şaklaban. Sen bu kelimeyi
kullanamazsın diye kapının önüne mi koyacaklar? Merak ediyorum. Bir
şaklaban bir gazetede yazı yazamaz. Gazilere sahip mi çıkacaklar,
yoksa geçmişte şehitlere kelle dedikleri gibi aynı tavırlarını
sürdürecekler mi?
Bugün Sözcü gazetesinin davası var. Tirajı en yüksek
gazetelerden birisidir. Yazarları özgürdür. Birilerinin önünde diz
çökmezler. Onurlu insanlardır Sözcü yazarları.
Burak Akbay, FETÖ'yü yönetme, silahlı terör örgütü
propagandası yapmaktan 30 yıla kadar hapisle cezalandırılmak
isteniyor. Bunlar ülkeyi yönetemiyorlar. Açın gazetenin birinci
sayısından bugünkü sayısına kadar bakın. Siz Sözcü'yü de,
yazarlarını da asla ve asla mahkum edemezsiniz. Asla ve asla o
gazeteyi ve gazetecileri yok edemezsiniz.
Daha önce FETÖ'nün paralel yürüdüğü dönemlerde, iktidarla
aynı menzile paralel yürüdükleri dönemde vergi denetim elemanlarını
görevlendirdiler. Sözcü'yü nasıl cezalandırırız diye. 10 milyon 687
bin lira ceza kestiler. Bu FETÖ'cü ise cezayı niye kessinler ki?
Cezayı kesen hapiste ama Sözcü FETÖ'cü diye yargılanıyor. İktidar
içine sindiremediği için yargılanıyor.
Sen ne yaparsan yap, Sözcü bu ülkede sonuna kadar
yaşayacaktır. Burak Akbay diyor ki, bende Bylock yok, şifreli 1
dolar da yok, mali hiçbir bağlantım yok diyor. FETÖ okullarında
okumadım, yurtlarında kalmadım, sosyal medya paylaşımlarım yok ama
iftira üzerine beni yargılıyorsunuz diyor."