'Keşke Balbay da PKK'lı olsaydı!'
"Keşke Balbay ve Küçük de PKK teröristi olsalardı. Öyle olsalardı şimdi en azından özgürlüğe doğru yürüme umutları olabilecekti."
GAZETECİLER.COM
- "Başka isimler de var ancak ben ikisini
tanıdığım için onlarda sembolleştiriyorum diyeceklerimi. Hayatın
bir acımasızlığı olsa gerek, ben Silivri'ye çok yakın olan bir
üniversitede ders veriyorum.
Ders günleri, üniversite önünde servisi beklerken çok
yakında olduğumdan mıdır, yoksa ikisinin hücrelerinden aynı
gökyüzünü gördüklerinden midir nedir içimi olağanüstü hüzün
kaplıyor."
Bu satırları bugün köşesinde yazan Habertürk yazarı Serdar Turgut. Turgut, "tanıyorum" dediği iki isim için, Ergenekon davasının tutuklu sanıkları Mustafa Balbay ve Yalçın Küçük için, "Keşke Balbay ve Küçük de PKK teröristi olsalardı. Öyle olsalardı şimdi en azından özgürlüğe doğru yürüme umutları olabilecekti." dedi.
İşte Turgut'un köşe yazısından çarpıcı bir
bölüm:
Hava kapalı olsa bu hava benim de içimi kaplıyor, "Şimdi
kim bilir arkadaşların durumu ne haldedir" diyorum.
Güneşli olsa, "Şimdi güzel havaya bakıp 'Keşke dışarıda
olsaydık' diye hüzünleniyorlardır" diyerek ben
hüzünleniyorum.
Fazla anlamlı mı bunlar, rasyonel mi, tabii ki değil, ancak
elimde de değil. Ülkenin iki kıymetli evladını canlı canlı gömme
girişimine içim isyan ediyor, hüznümü kalbimden kovamıyorum,
isyanım ise beynime tüm ağırlığıyla çökmüş. Çaresizim.
Yazıma "Sizi bilmem ama..." diyerek başladım.
Gerçekten de bilmem ama sizi bilmiş olmayı çok isterdim. Bu acıyı
sizin de taşımamanızı, bunu paylaşmamamızı gerçekten anlayamıyorum
ve bu duyarsızlığa şaşırıyorum.
"Ama onlar suçlular" diyecekler olacaktır. Ben,
"Öyle mi, neyle suçlular?" diye sorsam cevap
alamayacağıma da eminim. Suç tanımı yapsalar yine ikna olmayacağım.
Çünkü biliyorsunuz, suç kavramı tarihsel ve konjonktüreldir. Bunu
bilmiyorsanız eğer etrafınıza bakın. Ülkemiz bir süreçten geçiyor.
Suçun tarihsel ve konjonktürel olduğunu gösteren bir
süreçteyiz.
Kısa süre önce görüldükleri yerde vurulacak, bombalanacak
insanlar şimdi bir yeni hayata doğru gidiyorlar ve çoğu da kısa
süre sonra siyasetçi olarak Ankara'ya da gidecekler. Bütün bunları
destekliyorum ve doğru yolun bu olduğuna da inanıyorum. Ama
aynı zamanda bu olan bitenler, suç ve suçlu kavramlarının ne kadar
tarihi ve konjonktürel olduğunu da gösteriyor. Bu da böyle olmalı,
doğrusu budur.
Toplumlar adalet dağıtırken aynı zamanda toplum vicdanına da
seslenmelidirler. Mustafa Balbay ve Yalçın Küçük'ün özgür
olmaları yolunda toplumsal vicdanda güçlü bir duygu var ve onların
canlı canlı gömülme girişimine karşı çıkan önemli sayıda insan da
mevcut.
Onların da benim gibi, "Keşke Balbay ve Küçük de PKK teröristi olsalardı" diye düşündüklerini biliyorum. Öyle olsalardı şimdi en azından özgürlüğe doğru yürüme umutları olabilecekti.
Duygusal yazılar böyledir, sonuçta fazla önemli bir şey
söyleyemeden içinizi döker gibi, dökülür gibi yazarsınız. Yüreğiniz
sel olur, yazıyı neredeyse kendi başına yazıp bitiriverir. Aslında
bu yüzden duygusal yazıları hiç sevmem, ama bugün kendimi
tutamadım, içim çok doluydu. Bir de kendi gündemimize
takılıp bu arkadaşları unutmak hatasına düşmeyelim
istiyordum.