Kamil Kellecioğlu: Güzel Enerji, Güzel İnsanları Çağırıyor!
Sayım Çınar Frankfurt Tiyatro Festivali'ni konuşmak üzere Kamil Kellecioğlu ile bir araya geldi, ortaya Türkçeye, sanata dair güzel bir sohbet çıktı.
SAYIM ÇINAR sayimcinar@gmail.com
Sayım Çınar Frankfurt Tiyatro Festivali'ni konuşmak üzere Kamil Kellecioğlu ile bir araya geldi, ortaya Türkçeye, sanata dair güzel bir sohbet çıktı.
Hem yönettiniz hem oynadınız Fanus adlı oyunda. Aynı zamanda festivalin de heyecanını yaşıyorsunuz. Frankfurt Tiyatro Festivali'nden bahseder misiniz?
Tiyatro Frankfurt 2003 yılında kuruldu. Bugüne kadar kendi oyunlarını Türkçe ve Almanca sergiliyor. Türkiye'deki güzel işleri buraya getiriyoruz. Tiyatroya özendirmekti amacımız. Yılda bir oyun getiriyorduk, çocuk oyunları da getirdik. İşte bu ekip Frankfurt Tiyatro Festivali'ni başlattı. 2014'te festivalin ilkini yaptık. Herkes gönüllü çalışıyor.
Fanus'un izleyicisi çoktu, Türkler ve Almanlar birlikte izledi oyunu. Seyircinin mutlu olduğunu hissettiniz mi siz de sahneden?
Evet. Enerjiyi aldım. Seyirciyle iç içeydim, sohbet ettim seyircilerle, kimi zaman bazı oyunlar sıkabiliyor insanları, bunu yaşamadılar. İzleyicinin sonuna kadar oturup izlemesi çok güzeldi. Kendi tiyatromuz da olacak bir gün, eminim. Burada, Almanya'da önemli, sanatsal bir şeyler oluyor. Farketmeliyiz.
Vedat Diri, Antepli bir baklava işletmecisi, oyunu kaleme almış. Nasıl buluştunuz?
25. sanat yılım, ben de Antepliyim. Birçok oyun oynadık. Almanca çevirisini de yapıyoruz oyunlarda, hem Türk dili yaygınlaşıyor, hem Türk tiyatrosunu görüyor yabancı insanlar. Kültürümüzü yaşıyorlar. Vedat Fanus'u oynatsana dedi, okuduğum an bu oyun sahnelenmeli dedim.
Oyuncuları nasıl seçtiniz?
Hepsi Almanya'da yaşıyor. Nurten, Uygur Kardeşler Tiyatrosu'ndan. Ekibe ayrı bir ruh kattı misafir oyuncu olarak. Oyuncu arkadaşlarımızın her birinin ayrı özellikleri var. Dahaokurken kimin neyi oynayacağı gözümde canlandı. Kendimizi sorgulamaya başladık oyunla. Devinimi oyuncular da yaşadı. Farklı bir reji de ortaya çıktı. Yazarın denetiminde tabii. Ayla Algan'ın katkısı çok büyük. Reji konusunda inanılmaz destek verdi. Festivalimizin danışmanlarından. Haldun Dormen de öyle.
Mayıs ayında beş günlük bir festival olacak. Bu yıl farklılklar olacak mı?
25 - 30 Mayıs arasında gerçekleşecek festivalimiz. Haziran 1'den itibaren çalışmaya başlıyoruz biz, festival bitti deyip yatmak yok. Uzun soluklu bir maraton. Avrupa standartlarında kısa vadeli salon ayarlama zor, önceden bildirmek ayarlamak zorundasınız.
"Türk tiyatrosunun bir yere gelmesi için çabalamak, çalışmak zorundayız."
Hazırlık sürecinde neler oluyor?
Bir taraftan kendi oyunlarımızın provasını yapıyoruz, bir yandan festivali çalışıyoruz. Hatalarımız, iyi yaptıklarımızı tartışıyoruz. Nasıl daha ileriye gidebilirizin peşindeyiz. Nurten'in Fanus'a katılması bir destek. Daha profesyonelleşiyoruz. Oyunları buraya getirmek çok önemli. Türk tiyatrosunun bir yere gelmesi için çabalamak, çalışmak zorundayız. Belediye başkanı geliyor izliyor, bir hafta mecliste bizim oyunumuzu konuşuyor. Avrupalının bakışı değişiyor sanatı sanatçıyı görünce. Değerlerimizi farkına varmalıyız. Sanata tiyatroya verdiğiniz değeri görünce çok şaşırıyorlar. Her gün bir oyun olacak festivalde. Bir workshop olacak her gün. Her gün fuaye sohbetleri ustalarla olacak.
Tamer Levent, Nejla Uygur, Haldun Dormen.... Nasıl iletişime geçtiniz nasıl ikna ettiniz?
Ustalarla çalışırsanız, tiyatroya ömür adamış insanlarla çalışırsanız başka bir duyguya girersiniz. Çok şanslıyız, onlarla aynı havayı soluyoruz. Değerlerimiz bizi terk ediyor, hepsine uzun ömür diliyorum. Bizler onları örnek alıyoruz.
"Güzel enerji güzel insanları çekiyor."
Türkiye'deki son dönem oyunlarında bir düşüş var. Egolarproblemli. Türkiye'yi takip ediyor musunuz?
Kısmen takip ediyorum. Türkiye'de çok değerli oyuncular var ama gerçekten oyuncuyum diyip oyuncu olmayan, yutturan adamlar da var. Bir oyun oynatıyoruz mesela, bir anda aktörüm diye dolaşıyor. Güzel insanlar var ekibimizde, enerjimizden herhalde, güzel insanlar güzel insanları çağırıyor.
İzleyiciler arasında iş adamlarını gördük.
Evet. Bir yandan da çok yetersiz destek. Ciddi destek lazım. Türk tiyatrosu Türkçenin yaygınlaşmasını sağlıyor, Türkçeyi tanıtıyor, bu kadar estetik bir dil olduğunu bilmiyordum diyor Avrupalı. Zaten tiyatro Türkçeyi sevdiriyor. Sanatçılarımızla, seyircilerimizle Almanlarla iç içeyiz.
"Mahallemizin marketi bizi destekliyor."
Nereden destek alıyorsunuz?
Biletler, mahallemizin marketi, küçük desteklerle yaşıyoruz. Ufak tefek destekçilerimiz var, Hürriyet Avrupa bizi destekliyor. Siyaset yapmıyoruz, politize edilmiş oyunlar oynamıyoruz, geleneksel oyunlar oynuyoruz. Dilin yaşaması için de tiyatro çok önemli. Mayıs ayında festival için 7 Nisan'da büyük bir basın toplantısı yapacağız. Büyük ihtimalle Atlas Pasajı'nda. Heyecanlıyız.
Festivale destek konusunda zaten T.C. Frankfurt Baskonsolosluğu himayesinde faliyet gösteriyoruz, Baskonsolosumuzun destegi bizim icin cok önem arz ediyor ve bir cok projemizin gerceklesme sebebi.
2. Frankfurt Türk tiyatro festivali'ni Başbakanlık Tanıtma Fonu sayesinde yaptık bu yılda yine Başbakanlık Tanıtma Fonu'nun büyük bir desteğini alacağız. Tabi ki Kültür Bakanlığı Devlet Tiyatroları'nı da unutmamak lazım bu yıl üç oyunla katılıyorlar, festivali zenginleştırıyorlar.