İşte gazeteciliğin bitişinin ölüm ilanı

"O olay sırasında kritik görevlerde kimler vardı, isimlere baktım. Tam arayacakken aklıma bir şüphe düştü. Telefonu fırlatıp attım..."

GAZETECİLER.COM - Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nde polis tarafından yapılan aramayı herkesten önce öğrenen ve haberin unsurlarından biri olan Sivil Havacılık Genel Müdürünü aramak için telefonu eline alan Akşam yazarı Özlem Akarsu Çelik, neden o aramayı yapmadığını, yapamadığını köşesinden ayrıntılı bir şekilde yazdı. İşte Çelik'in kaleminden "gazetecilik yapamamasının" nedenleri:

Dün sabah bir telefon aldım. 'Polis şu an Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nde arama yapıyor. Genel müdür yardımcıları gözaltına alınacak' diyordu telefondaki ses. Hemen gazeteye haber verdim. Ajanslara baktım, kimsenin haberi yok. Bir gazeteci için, bir olayı, medyada 'ilk duyan olmak' büyük keyiftir. Kimsecikler olay yerine gitmeden haber kaynaklarını arayıp mesleki tabirle herkesi 'atlatmak' ise... Of ki of!

Aceleyle telefonun adres defterini açtım. Muhsin Yazıcıoğlu'nun yaşamını yitirdiği o olay sırasında Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nde kritik görevlerde kimler vardı, isimlere baktım. Tam arayacakken aklıma bir şüphe düştü. Telefonu fırlatıp attım.

Korktum! Habercilik heyecanını bir an bile terk etmeyen Genel Yayın Yönetmenimiz İsmail Küçükkaya'ya haberi neden kovalamadığımı, kim(ler)den korktuğumu anlatmak için şu mesajı attım, 'Bir gazetecinin şu an yapması gereken, Yazıcıoğlu'nun helikopteri düştüğünde, o dönem Sivil Havacılık'ta yöneticilik yapan kim varsa aramaktır ama ya polis baskınını benden öğrenirlerse? Telefonlar dinleniyor. Ayıkla pirincin taşını! Yarın kendimi bir gazetenin birinci sayfasında, 'Gazeteci polis baskınını bürokrata haber verdi, bürokrat kaçtı!' diyen bir haberin esas kızı olarak görmek istemiyorum.'

Özlem Akarsu Çelik'in köşesinin tamamını okuyabilirsiniz.
Fatih Altaylı'dan Serhat Akın iddiası: Fenerbahçeli iki yöneticinin adları öne çıkıyor