İşte 2011'in gazetecilik trendleri

BirGün yazarı 2011'in gazetecilik trendlerini kaleme aldı. Tutuklu gazeteciler de var trendler arasında özel yetkili gazeteciler de...

GAZETECİLER.COM - BirGün gazetesindeki "köşe vuruşu" isimli köşesinde medya eleştirleri kaleme alan Ümit Alan,  2011’in son köşe vuruşunda gazetecilikte 2011’den geriye kalan “trending topic”lere hızlıca bir göz attı.

İşte Alan'ın kaleminden 2011’in gazetecilik trendleri

»TUTUKLU GAZETECİLİK
Hali hazırda 99 gazetecinin tutuklu bulunduğu bir basın ortamında elbette en çok konuşulan konulardan biri tutuklu gazeteciler. Onlar ki, varlıklarıyla hem bu tabloyu hem de genel olarak, demokrasi tablomuzu utanç tablosuna çeviriyorlar. Onlar özgürlüklerine kavuşana kadar gazeteciliğin daha önemli bir konusu yok.

»ÖZEL YETKİLİ GAZETECİLİK
Özel Yetkili Mahkeme olur da Özel Yetkili Gazeteci olmaz mı? (...) En yakın örnek olarak “Ahmet Hakan’ı tutuklayacaklar, benden söylemesi” diye ihbar niteliğinde laflar eden köşe yazarını gösterebiliriz. Kandil Muhipleri diye hedef gösteren yazılar döşenenler ve dahi Başbakan’a isim isim gazeteci şikayet ettiği iddia edilenine dek yıl içinden pek çok örneğimiz mevcut.

»DİNLENEN GAZETECİLİK
Bu yıl gazetecilerin bir başka derdi de, suç veya delil niteliği oluşturmayan telefon konuşmalarının çarşaf çarşaf ortaya saçılmasaydı. Bu köşenin takipçileri bilir, onlara Ekim ayındaki bir yazıda; dinleyicide şefkat yaratmaya bakın, yanlış anlaşılmalara mahâl vermemek için dublaj Türkçesiyle konuşun, telefonu bırakın parklarda, çay ocaklarında konuşun gibi tavsiyeler vermiştim.

»LİBERO GAZETECİLİK
26 Ocak 2011 tarihli yazıda konu etmiştim. Hükümetin bir süre kullandığı liberalleri bir köşeye atmasının ardından Libero Gazeteciler yükseldi. Onlar ki, iktidarı savunma konusunda değme ön liberoya taş çıkartılardı. Hükümete yönelik eleştiri ataklarını göğüslemekteki maharetleri göz kamaştırıcıydı. 2012’de de çağdaş, pardon yandaş futbolun en güzel örneklerini sergileyeceklerini düşünüyorum.

»STAND-UP GAZETECİLİK
Ertuğrul Özkök pek meşhur sit-com gazeteciliği teorisinin ardından çaktırmadan yeni bir tür armağan etti bu yıl gazeteciliğe. Hürriyet Pazar'da yanına üç yazar daha kataraktan 4 YÜZ başlığıyla sunduğu konsept, gazeteciliğin ilk örneğiydi. Özkök buna henüz bir ad koymadığından durumdan vazife çıkararak Stand-up gazetecilik diye anmayı uygun gördüm bu köşede. Stand-up gazetecilikti, ama bu sefer güldürmedi.

»GİZLİ GAZETECİLİK
Sosyal ağlarla birlikte özellikle 2011'de pek çok kişi, farkında olmadan gazetecilik yaptı bu yıl. Yandaşların işine gelmediği için, diğerlerinin korktukları için yazamadığı pek çok konu, sosyal medyadaki gizli gazetecilerden öğrenildi. Literatürde yurttaş gazeteciliği denilen bu türe gizli gazetecilik demeyi tercih ederim. Zira kimi zaman en âlâsından gazetecilik yaptıklarının bile farkında olmuyor bu türün gazetecileri.

»İŞSİZ GAZETECİLİK
Özellikle anaakım medyada hakkını vererek gazetecilik yapamayacağını anlayan pek çok gazetecinin mesleğe veda yılı oldu 2011. Şimdi nerede, ne işler yapıyorlar belli değil. İşini kaybetmemek için meslek ilkelerinden ödün verenler de var hiç kuşkusuz. Onları da "gizli işsiz gazeteci"ler olarak anabiliriz.

Ümit Alan'ın yazısının tamamını okuyabilirsiniz.